Haberler

İşveren Çalışanın İş Sağlığı ve Güvenliğinden Sorumludur

Abone Ol

Tekirdağ'ın Çerkezköy İlçesi'nde 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun getirdikleri Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi (ÇOSB) Konferans Salonu'nda düzenlenen seminerde masaya yatırıldı.

Tekirdağ'ın Çerkezköy İlçesi'nde 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun getirdikleri Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi (ÇOSB) Konferans Salonu'nda düzenlenen seminerde masaya yatırıldı.

Eğitim Sorumlusu Metin Telli'nin moderatörlüğünde gerçekleşen seminerde Çetin Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çetin de hazır bulunurken, Türkiye Taşkömürleri İşletmesi Güvenlik ve Kurtarma Başmühendisi aynı zamanda A Sınıfı İş Güvenlik Uzmanı Erdinç Günay ve Avukat Deniz Aktaş kanun hakkında geniş bir bilgilendirmede bulundu.

İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenleyen kanunun özel sektör kapsamında bulunan tüm iş yerlerini kapsadığını söyleyen Erdinç Günay, "Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), genel kolluk kuvvetleri ve MİT Müsteşarlığı'nın faaliyetlerinde, afet ve acil durum birimlerinin müdahale faaliyetlerinde, ev hizmetlerinde, çalışan istihdam etmeksizin kendi nam ve hesabına mal ve hizmet üretimi yapanlar hakkında, hükümlü ve tutuklulara yönelik infaz hizmetleri sırasında iyileştirme kapsamında yapılan iş yurdu, eğitim, güvenlik ve meslek edindirme faaliyetlerinde kanun uygulanmayacak." Dedi.

Kanun kapsamında çalışanın sağlığı ile yakından ilgilenen Ortak Sağlık Güvenlik Birimi'nin (OSGB) her ilde olması gerektiğine vurgu yapan Günay, "Ancak, OSGB'lerin her ilde bulunmamasından dolayı yakın ilde bulunan OSGB'lerden yararlanılabilir. Bunun yanında OSGB'ler için İs Sağlığı ve Genel Müdürlüğü'nde ayrı bir daire başkanlığı kurulması planlanıyor." Diye konuştu.

Günay, iş verenin yeni yasa kapsamındaki yükümlülükleri hakkında da bilgi vererek, "Çalışanın iş sağlığı ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olan iş veren mesleki risklerin önlenmesi, bu konularda eğitim verilmesi ve alınan tedbirlere uyulup uyulmamasını kontrol etmekle sorumludur. Bunun yanında işveren çalışma kapsamında risk değerlendirmesi de yapmak zorundadır. Yine bu ek olarak çalışan kişiye görev verilirken göreve uygun olup olunmadığına özen gösterilmeli, çalışanların hayati tehlike altına girmemesi sağlanmalıdır." İfadelerini kullandı.

İş yeri dışındaki uzman kişi ve kuruluşlardan da hizmet alımı sırasında işverenin sorumluluklarının bulunduğunu aktaran İş Güvenliği Uzmanı Erdinç Günay, "Çalışanların yükümlülükleri, işverenin sorumluklarını etkilemez. Ayrıca, işveren risklerden kaçınma, kaçınılması mümkün olmayan riskleri analiz etme ve en aza indirme, risklerle kaynağında mücadele etme gibi risklerden korunma ilkelerini uygulamakla yükümlüdür." Diye konuştu.

Tam gün süreli iş yeri hekimi çalıştırılan iş yerlerinde, diğer sağlık personelinin çalıştırılmasının zorunlu olmadığını ifade eden Günay şöyle devam etti: "Yasadaki bu madde olumlu değil. Bir iş yeri hekimi kurumdaki tehlikeleri yazılı olarak iş verene bildirir. Bu riskler içerisinde hayati tehlike varsa ve bunun önlemi alınmıyorsa hekim bunu bakanlığa bildirmekte yetkilidir." Bilgisini verdi.

Günay, 10 kişiden az çalışanı bulunan kurumların da hekim bulundurma zorunluluğunun altını çizerek, "Kamu kurum ve kuruluşları dışında 10 kişiden az çalışanı bulunan iş yerlerinin iş sağlığı ve güvenliği giderleri ilgili bakanlık tarafınca karşılanır. Bu desteği alan kurumların giderleri iş kazası meslek hastalığı bakımından kısa vadeli sigorta kolları için toplanan primlerden kaynak aktarılmak suretiyle, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından finanse edilecek. Uygulama ise Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları esas alınacak." İfadelerini kullandı.

İş Güvenliği Uzmanı Günay, şöyle devam etti: "İş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanları hizmetlerin yürütülmesinde ortaya çıkan kusurlarda iş verene karşı sorumludurlar. Çalışanın ölümü ve maluliyetiyle sonuçlanacak şekilde vücut bütünlüğünün bozulmasına neden olan iş kazası veya meslek hastalıklarının meydana gelmesinde ihmali tespit edilen işyeri hekimi veya iş güvenliği uzmanının yetki belgesi askıya alınır."

Günay işverenin acil durumlara karşı da çalışanı korumakla yükümlüğü olduğunu aktararak, "İşveren çalışanı ve iş yerini etkileyecek muhtemel acil durumları tespit eder. Acil durumun olumsuz etkilerinden korunmak üzere gerekli ölçüm ve değerlendirmeleri yapmakla yükümlüdür. Tüm bunların kapsamında da işveren acil durum planı hazırlamakla sorumludur." Diye konuştu.

iş verenin iş kazalarının meydana gelişinden 3 gün içerisinde meslek hastalıklarının ise öğrenildikten sonraki 3 gün içerisinde SGK'ya rapor hazırlayarak bildirmesi gerektiğini kaydeden Günay şunları söyledi: "Hasta bu durumda SGK'nın yetkilendirdiği hastaneye giderek tedavi olmak zorundadır. Hastaneler ise bu vakaların sonuçlarını en geç 15 gün içerisinde SGK'ya bildirir. İlgili bakanlık ise çıkan sonuçları Sağlık Bakanlığı ile birlikte değerlendirerek, gerekli kararları alır. Ayrıca, tüm bunarlın yanında işe giriş, iş değişikliği, iş kazası ve meslek hastalıkları gibi durumlarda sağlık raporu alınması gerekmektedir." Seminerin son bölümünde Avukat Deniz Aktaş, kanunun cezai hükümleri hakkında bilgilendirmede bulundu. Soru cevap kısmının ardından seminer tamamlandı.

13.12.2012 09: 30: 28

TSI

NNNN - TEKİRDAĞ

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel

Organize Sanayi Bölgesi Sosyal Güvenlik Kurumu Çerkezköy Tekirdağ Yerel Yerel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title