Kocaoğlu, İddialara Cevap Verdi
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Metrosu'ndaki yüzde 20'lik keşif artışının onaylanmaması nedeniyle inşaatın durması hakkındaki tartışmalar hakkında ilk kez konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Metrosu'ndaki yüzde 20'lik keşif artışının onaylanmaması nedeniyle inşaatın durması hakkındaki tartışmalar hakkında ilk kez konuştu.
Günlerdir kent gündemini meşgul eden ve AK Partili vekillerin katıldığı tartışmalar hakkında değerlendirmelerde bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, geçen hafta Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a da konuyu ilettiklerini ve Bakanın devreye girmesiyle kısa sürede sorunun çözüleceğini belirtti.
Başkan Kocaoğlu, konuyla ilgili kendilerinin basına haber sızdırmak gibi bir eylemlerinin kesinlikle olmadığını vurgulayarak şöyle konuştu: "Bir yanılgı var. Ben, 9 yıldır belediye başkanlığı yapıyorum.Biz metro konusundaki keşif artışını basına ya da herhangi bir yere sızdırmadık. Ama gazeteci arkadaşlarımızın hepsi bizim de belediye muhabirlerimiz başta olmak üzere araştırıp sorguluyorlar, bir yoldan hareket ederek, ortaya çıkarıyorlar. Burada bu haberi yapan arkadaşı gazetecilik adına kutlamak gerekiyor, başarılı bir iş yapmış. Ama biz kesinlikle haberi sızdırmadık"
"Ben inanıyorum ki bugün yarın sayın Bakanımızın da verdiği çabayla çıkacaktır. Müteahhit de çalışmaya başlayacaktır. Bu normal bir süreç" diyen Başkan Kocaoğlu, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile sürekli temas halinde olduğunu, telefonla ya da İzmir'e geldiğinde görüştüğünü anlattı.
Kocaoğlu, Bakan Yıldırım'ın da kendisine en son sorunun halledileceğini bildirdiğini söyledi.
"Kendi ayağımıza kurşun mu sıkacağız?" diyen Kocaoğlu, şöyle konuştu: "Hatta Bakan beyle bu konuyu her İzmir'e geldiğinde, hatta üç dört kez telefonla konuştuk buna benzer konuları. Bakan bey de takip ettiğini yardımcı olduğunu söyledi. Zaten Cuma günü yapılan etkinlikte de bakan beyle yan yana oturduğumuzda 'bugün yarın Bakanlar Kurulu'ndan çıkacak, imzaya açıldı ben imzalayacağım' dedi. Böyle bir şey yapıldıktan sonra böyle bir haber yapılır mı? Kendi ayağımıza kurşun mu sıkacağız. Çıkmıyor diye haber yaptırır mıyım?"
Konuyu sürekli takip ettiklerini anlatan Başkan Kocaoğlu, Bakan Yıldırım'a sorun çözülmediği takdirde tasfiye edip ihaleye çıkma teklifinde dahi
bulunduğunu anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Evet yedi ay oldu, bizim de bir şikayetimiz yok. Sürekli takip ediyoruz. İş de zaten geçen günlerde durdu. Hatta ben bakana tasfiye edip tekrar ihaleye çıkayım dedim. Gece 9.30'da aramıştım, hemen döndü sağolsun. Biz böyle konuşuyoruz. Ama gazete haberinden kalkıp da bizi bu şekilde suçlamanın anlamı yok. Biz politik arenaya çekmiyoruz ki. Biz hizmet yapmaya çalışıyoruz. Kentin yararına ise en önde giderim. Belediye başkanları protokol falan -çok şükür kişilik problemim yok- benim görevim bu kente hizmet etmek. Bunun altını tekrar çizmek istiyorum. Biz bir yere haber sızdırmadık. O haberci arkadaşın başarısıdır."
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, konunun tartışma ortamına dönüşmesine anlam veremediğini, kendilerinin topu hükümete atarak siyasi pirim yapmakla suçlanmalarının haksızlık olduğunu belirtti.
Metrodaki gecikmeyi herkesin bildiğini, kendisinin de kabul ettiğini vurgulayan Başkan Kocaoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Bizim hükümete topu atarak siyasi pirim yapmak gibi niyetimiz yok. Bunu hiçbir zaman yapmadık. Hatalıysam zaten hatalıyım diyorum. Ben metro gecikmedi demedim ki. Dünya alem biliyor geciktiğini. İstanbul ve Ankara'nın metrosu ayrı bir konudur, İzmir'in metrosu ayrı bir konudur. İki şehrimizde de belediye yapamayacağını söyleyip işi durdurmuştur. ya da tasfiye etmek durumundadır. O nedenle ulaştırma bakanlığına geçmiştir. Bizim böyle bir şeyimiz yok. Müteahhidi mi devredeceğiz, başladığım sonuna vardığım işi mi devredeceğim. Üçyol-Buca tarafını, Halkapınar-Garaj tarafını devrettik. Hatta Şirinyer-Tınaztepe arasındaki tramvayı da biz yapalım dedik. Konak ve Karşıyaka tramvayını biz bekliyoruz. Bakan bey Cuma günü tramvayda da sona gelindiğini söyledi, biz de teşekkür ettik."
Gazetecilerin haber özgürlüğüne karışmadıklarını, yanlış bilgi varsa açıklama yaptıklarını ve projelerle ilgili gizli-saklı işlerinin olmadığını belirten Başkan Kocaoğlu, bu konudaki tavrını şöyle dile getirdi: "Yerden yere vursa eleştiri de yapsa kimseye telefon açıp bir şey demiyoruz. Basının özgürlüğüne inanıyoruz. Denk geldiğimizde bu böyle değil. ya da konunun son derece yanlış anlaşıldığında da konunun doğrusu budur diye telefonla bilgi veriyoruz. Ama bir gazete arkadaşımız çıkmış başta bize, golü atmış, çıkmış. Aslında kutlamak lazım, tebrik ediyorum. Ama bunu kalkıp da altı aylık başkan olsam acaba alttan haber sızdırdı mı diyebilirsiniz, biz 9 yıldır haber sızdırmadık. Her kurumun içinde - siz de biliyorsunuz- gazeteci habere ulaşabiliyor. Habere ulaşması da vatandaşın bilgilenmesi açısından son derece yararlı. Yeter ki habercilik belli kurallara uygun halde yapılsın. Biz gizli saklı iş yapmıyoruz ki, gizliliği sadece projemiz yürürken herhangi bir olumsuzluğa uğramasın diyedir. Bittikten sonra zaten paylaşıyoruz."
Başkan Kocaoğlu, onayın gecikmesinin de bakanların değişmesinden kaynaklandığını şöyle anlattı: "Valiliğe geri soruldu, karayollarından bilgi alındı, biz gerekçe raporunu gönderiyoruz, bu raporda bunların hepsi var. İçişleri Bakanlığı, Valilik araştırsın diyor. Vali beye geliyor, biz bunu haber alıyoruz. Vali bey sağolsun karayolu bölge müdürüne yazıyor, rapor gidiyor. Bu arada bakanlar değişti. Tekrar İçişleri Bakanı değiştiği için bakanlıktaki evraklar tekrar gönderiliyor. Ondan sonra tekrar vs. Büyükşehir belediyesi yüzde 20 keşif artışı yetmemiş, gerekçe raporunu göndermiş. Tabii ki göndereceğiz. Para pul istemiyoruz. Diyoruz ki bu olağanüstü bir hal. Ki karayollarının yaptığı birçok projede yüzde 40'a gelen sayısız evrak var Bakanlar Kurulu'nda. Yüzde 20 işi yaptırana yapmış, yüzde 20 de bakanlar kurulunun denetimine vermiş suistimal olmasın diye."
Başkan Kocaoğlu, AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi AK Parti Grup Başkan Vekili Yusuf Kenan Çakar'ın, büyükşehir belediyesinin sürekli borçlandığı, tefecilerin eline düşeceği, ESHOT ve İZSU gibi kurumların da batacağı şeklindeki uyarılarını içeren açıklamalarına da yanıt verdi.
'Borcumuz kalmadı' şeklinde yaptıkları açıklamaların Hazineye borçlarını sıfırlanması olduğunu söyledi.
Başkan Kocaoğlu, göreve geldiğinde
1 katrilyon 800 borç olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Bu borcun tamamı hazine'ye idi. Büyükşehir belediyesi politik olarak SSK, muhtasara vergisini ödemiş tüm borcunu hazineye bırakmıştı. O zaman hazineye borç ödememek gibi bir gelenek vardı. Biz bu borcu sıfırladık. ve hazineye borcumuz kalmadı. Hazineye borcumuz kalmayınca hazinenin garantisine de ihtiyacımız kalmadı. Kendi öz kaynaklarımız ve kredibilitemizle hem borçlanıyoruz hem iş yapıyoruz. Borcumuz kalmadı dediğimiz hazine'yle ilgiliydi"
Başkan Kocaoğlu, yatırım ve projeleri yürütüren zaman zaman borç aldıklarını ancak aynı zamanda ödediklerini ve parasını alamamış hiçbir müteahhit ya da mal satanın kapılarına dayanmadığını, alacaklıların parasının aynı gün ve banka hesaplarına yatırılarak ödendiğini söyledi.
Kimseye vadesi geçmiş bir kuruş borçları olmadığını kaydeden Başkan Kocaoğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Ben borçlanıyorum ama çok sıkıştığımda borçlanıyorum projeleri yürütmek için. 9 yılda bu kadar yatırım yapıp, bu kadar borç ödemişim. Şu an borcum 682 milyon TL civarında. Yarın yine bunlar da büyük çoğunluğu DPT'ten belli onayların gecikmesinden dolayı proje durmasın diye dış kredi alamadığım için kısa vadeli borçlandım. Bugün ben belli bir dış kredi aldığımda, zaten 3 yıl içinde bu borçlar da bitiyor. Öyle borcu artırarak ödemezsem üstüne gelir. Benim şu an 600 küsur borcumun tamamına yakını ödeniyor zaten. İşletmelerde de aile bütçesinde de bu böyledir. Alırsın borç, her ay ödersin, sonunda biter. Bu da bir döngü.Hiçbir müteahhid, mal satan kapımıza gelmiyor, ne ESHOT ne İZSU ne bağlı şirketlerimizde. Çantayla para çek alacak adam dolaşmıyor. Hesabına yatırılıyor. Kimseye vadesi geçmiş bir kuruş borcumuz yok. Bizim alacağımız, borcumuz. Yusuf Bey'in konuşması tamamen politik. Bizim başarımız rakamlar, yatırımlarımızla belli. Bakın şu anda finans yapısı en sağlam kurumumuz. Bunu inceleyin araştırın. Hazine'nin internet sitesinde kimin ne kadar borcu olduğu yazılı. İnceleyin, bakın araştırın. Politik bir açıklama yapmış. Olur böyle vakalar."
Tefecilerin eline düştükleri şeklindeki açıklamalara da sert tepki gösteren Başkan Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vakıflar Bankası'ndan kredi kullandım. Banka tefeciyse ben tefeciye düştüm. Oradan kullandım.
Politika yapmak eleştirmek doğru şeyler ama belden aşağı vermek, olmayanı oldu diye göstermeye çalışmak son derece yanlış. 9 yıldır sayın Çakar ile beraber çalışıyoruz. Birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Bu kadar söylüyoruz."
İNCİRALTI PLANLARI
Başkan Kocaoğlu,
İnciraltı planlarının onaylanması ancak konut alanlarıyla ilgili sıkıntı çıkması hakkındaki sorulara da yanıt verdi.
Kocaoğlu, bu konuda şunları söyledi: "İnciraltı konusunda da göreve gelir gelmez planlama için mücadele veren bir belediye başkanı istemiyor moduna getirmek ayrı bir beceri, başarıdır. Bunu yapanları gerçekten kutlamak lazım. Biz o kulvarda başarılı değiliz. Allah ömür versin Yusuf Ziya Göksu, Oğuz Kaan Köksal valimiz sağ. Ne yaptığımızı herkes biliyor. Biz bu kentin planlamasından sorumlu, bu kenti en iyi bilen kurum olarak ikazda bulunduk. Bakanlığa yazdığım eleştirilerin hepsinde 1/25 binliğe mutabık kaldığımız halde bir kısmını yaptılar bir kısmını yapmadılar. Biz bir daha 1/25 binlik planda değişiklik olmamasında mutabık kaldık. Dava da sürüyor. Esastan bozulursa yeni bir plan yapılır. O zaman bizim düşüncelerimizin doğru oluduğunu bilen planlama kurulu, inşallah yürütme durdurulmaz ve EXPO'nun önü açılır"
İzmir Büyükşehir Belediyesi Eski Genel Sekreteri Ersu Hızır'ın yargı kararıyla görevine geri dönmesi hakkında da değerlendirmede bulunan Başkan Kocaoğlu, "Yasa ne derse o olacak. Yasa getir dedi. Getirdik" diye konuştu. - İZMİR
