Manisa Gazeteciler Cemiyeti'nde Kongre Heyecanı
Manisa Gazeteciler Cemiyeti Olağan Genel Kurulu, Perşembe günü saat 13.00'da Anemon Otel'de yapılacak.
Manisa Gazeteciler Cemiyeti Olağan Genel Kurulu, Perşembe günü saat 13.00'da Anemon Otel'de yapılacak.
Gazeteciler Cemiyeti Olağan Genel Kurulu'nda yaklaşık 30 yıldır başkanlık görevini yürüten Ertuğrul Aytaç ile Murat Yalçın'ın listeleri yarışacak. Çoğunluk sağlanamaması halinde toplantı aynı yer ve saatte aynı gündemle yapılmak üzere 27 Aralık 2012 tarihine ertelenecek. Kongre öncesi her iki isim de aday olduklarını duyurdu. Seçim öncesi konuşan Manisa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ertuğrul Aytaç, "Birlik ve beraberlik içinde kurduğumuz cemiyetimizi bugünlere kadar getirdik. Bugüne kadar cemiyeti her türlü zorluğa rağmen dim dik ayakta tuttuk. En iyi şekilde temsil ettik. En zor şartlarda kapısına kilit vurmadık. Diğer illerdeki cemiyetlerde yaşanan rüşvet, para ile haber yapma, bölünme gibi kötü unsurlara izin vermedik ve mesleğin onurunu koruduk. Bu misyonun devamı için tekrar adayım. Bu kongrede gazeteci arkadaşımız Murat Yalçın da demokratik hakkını kullanarak aday oldu. Kendisine başarılar diliyorum." dedi.
"KİMSE KOLTUKLARDA GEREĞİNDEN FAZLA OTURAMAYACAK"
Kongrede başkanlık için aday olduğunu duyuran Murat Yalçın ise Cemiyet yönetiminin değişmesi gerektiğine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı: "Manisa basın camiası çok önemli bir sınav verecek. Gazeteciler Cemiyeti'ne üye olan basın çalışanları ve çalışmayanlar, kongrede mevcut hantal yapı ile genç ve dinamik ekip arasında seçim yapacak. Peki ben ve birkaç yürekli arkadaşım aday olmamış olsak ne olacaktı? Seçim muhtemelen Anemon Otel yerine Gazetecileri Cemiyeti'nin Kültür Sitesi'nde aylardır kapalı olan, arada bir Turan Işık'ın uğradığı, masaları sandalyeleri tozlu bürosunda 'el kaldır, indir' şeklinde yapılacaktı. Yıllarca böyle yapıldı çünkü. Ancak bu kez durum farklı. Adam gibi bir ortamda adam gibi bir kongre yapacağız. Belki de ilk kez Gazeteciler Cemiyeti'nin tüzüğüne uygun davranacağız. İlginç değil mi? Biz gazeteciler, yani sözde toplumun önderleri olarak aslında yıllardır durumumuz bu!
Biz buyuz, bu idik. İnşallah bundan sonra böyle kalmayız. İnşallah bundan sonra demokrasiye, adap ve usule uygun, gazetecilerin şanına şerefine uygun seçimler yaparız. Kongre öncesinde mevcut yönetimdeki ağabeylerimizin herhangi bir değişiklik yapmayacaklarına kanaat getirdikten sonra harekete geçtik. Ağabeylerin, 'Ne gerek var?' söylemlerinin aksine projelerimizi hazırladık, tek tek tüm arkadaşlarımızı ziyaret edip anlattık. ve sonunda şunu söyledik: 'Gazeteciler Cemiyeti'nde başkanın görev süresi 2 dönemle sınırlandırılacak. Bu olmazsa olmaz madde cemiyetimizin tüzüğüne ve kafalara yerleşmeli. Er geç yerleşecek. Bu son cümlemiz son noktadır. Projeleri anlattık ve samimiyetimizi ortaya koyduk. Gazetecilik mesleğini tutup ayağa kaldıracak en önemli karar belki de bu olacak. Kimse koltukta gereğinden fazla oturamayacak. Dolayısıyla hata yapmayacak.
Samimi duygularla şunu belirtmek isterim. Başta Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ertuğrul Aytaç olmak üzere yönetimde yer alan veya bu yönetimi desteklemek zorunda kalan hiç kimseyle kişisel bir problemimiz yok. Olması da mümkün değil. Hepsiyle sahada yıllardır beraberiz. Seçim Perşembe günü başlayacak Perşembe günü bitecek. Bizim için kazansak da kaybetsek de her şey o salonda kalacak. Bizim isyanımız, tepkimiz bu yönetimin hantal, vurdumduymaz ve gazetecilerin sorunlarına duyarsız duruşuna. Sadece bir iki yıl içinde; yerel bir tvnin canlı yayın ekibine saldırı oluyor, muhabiri yıllarca Tarık Almış Spor Tesisleri'ne alınmıyor, Cemiyet sorunu çözeceğine taraf oluyor. TRT muhabiri Nurlupınar'da dayak yiyor, kamerası parçalanıyor, Cemiyet düşük cümlelerle dolu kınama yazısını lütfen yazıyor, gazeteciyi vatandaşlar dövdü diyor. 'Vatandaş niye dövsün?' diye sorduğumuzda, "BDP'liler dövdü" diyemiyor. Manisaspor başkanı, gazeteciyi yaka paça tesislerin dışına atıyor, Gazeteciler cemiyeti kendi yönetim kurulu üyesine sahip çıkmıyor, korkuyor. Gazeteci gazetesinde bıçaklanıyor, cemiyetin kılı kıpırdamıyor. İyi de gazeteciler cemiyeti nerede ne yapıyor? Bu sorunun cevabı ödül törenlerinde…Eleştirerek bir yere varamayacağımıza göre ne yapmalı? Bu böyle gelmiş böyle mi gitsin yoksa bazı şeyler değişsin mi? 'eskiden aday yok, napalım olan da bu' deniyor ve bunun arkasına saklanıyordu çoğumuz. Ama bu seçimde aday da var adam da. Sandık orada. Son kararı eller değil, vicdanlar verecek. Tekrar ediyorum; vicdanlar en doğru kararı verecek." - MANİSA