MHP'li İl Genel Meclisi Üyesi Osman Dilek, Elazığ'da Seçim Öncesi AKP'li İl Genel Meclisi Üyelerinin Muhtarlara 5'er Bin Lira Dağıttığını İddia Etti:...
Elazığ İl Genel Meclisi MHP Grup Başkanvekili Osman Dilek, Milletvekili ve Cumhurbaşkanı seçimi öncesinde İl Genel Meclisi üyelerine haber verilmeden AKP’li Meclis üyelerinin kararıyla bazı merkez ve ilçe köy muhtarlarına 5'er bin lira para verildiğini öne sürdü. Dilek, "AK Partili encümen arkadaşlar kendilerine yakın muhtarları arayıp 'size para çıkardık, paranızı alın' diyorlar. Bu tür duyumlar alınca bize muhtarlardan talep geliyor. Devlet hak tanımışsa burada dengeli olmak lazım, adaletli olmak lazım. Herkese eşit olmak lazım. Biz burada partizanlık yapılmasına karşıyız, oy karşılığında bu yardımların yapılmasına karşıyız" dedi.
Elazığ İl Genel Meclisi MHP Grup Başkanvekili Osman Dilek, Milletvekili ve Cumhurbaşkanı seçimi öncesinde İl Genel Meclisi üyelerine haber verilmeden AKP'li Meclis üyelerinin kararıyla bazı merkez ve ilçe köy muhtarlarına 5'er bin lira para verildiğini öne sürdü. Dilek, "AK Partili encümen arkadaşlar kendilerine yakın muhtarları arayıp 'size para çıkardık, paranızı alın' diyorlar. Bu tür duyumlar alınca bize muhtarlardan talep geliyor. Devlet hak tanımışsa burada dengeli olmak lazım, adaletli olmak lazım. Herkese eşit olmak lazım. Biz burada partizanlık yapılmasına karşıyız, oy karşılığında bu yardımların yapılmasına karşıyız" dedi.
Elazığ İl Genel Meclisi Haziran ayı Meclis toplantısında MHP Grup Başkanvekili Osman Dilek, Milletvekili ve Cumhurbaşkanı seçimi öncesinde İl Genel Meclisi üyelerine haber verilmeden AKP'li meclis üyelerinin kararıyla bazı merkez ve ilçe köy muhtarlarına il özel idaresi adına 5'er bin lira verildiğini iddia ederek duruma tepki gösterdi.
"KENDİLERİNE YAKIN KÖY MUHTARLARINA YARDIM ETTİ"
Osman Dilek şunları söyledi:
"Elazığ İl Özel İdaresi Encümeni yılında köylere ve muhtarlıklara ve köylere para yardımı yapıyor. Köyün ihtiyaçlarına göre muhtarlar müracaat ediyor Köyün ihtiyaçları değerlendirilerek onlara yardım yapıyor fakat burada olay tersine işliyor. Burada seçim sathı mahalline geçtiğimiz için muhtarlar arkadaşları değil, arkadaşlar muhtarları arıyor. Yani AK Partili encümen arkadaşlar kendilerine yakın muhtarları arayıp 'size para çıkardık, paranızı alın' diyorlar. Bu tür duyumlar alınca bize muhtarlardan talep geliyor; 'bizim de köyümüzün ihtiyaçları var, biz de istiyoruz' diye. Devlet hak tanımışsa burada dengeli olmak lazım, adaletli olmak lazım. Herkese eşit olmak lazım. Köy ismi, muhtar ismi hiç önemli değil fakat burada bunlara riayet edilmiyor. Edilmediği gibi de zaten, Meclis'teki konuşmamızda AK Partili İl Genel Meclis üyesi ve encümen aynı zamanda, daimi encümen arkadaşımız itiraf da etti. Dedi ki; 'Sivrice'de vekil adayımızla çalışırken, köylüler bize böyle bir talepte bulundu. 3 tane, köyün talebini ilettik ve onun ihtiyacını karşıladık. 15 bin lira para gönderdik.'
"DEVLETİN PARASIYLA SİYASET YAPMAYA GİDEN ARKADAŞLAR OY İÇİN BU YARDIMI YAPTILAR"
Şimdi burada devletin parasıyla orada siyaset yapmaya giden veya vekil olmak isteyen arkadaşlarımızın bütün organizasyondan faydalanıp, diğer tarafta ihtiyacı olan köylerin, ihtiyacı olan muhtarların talebini karşılamaması bizi üzmüştür. Biz bunu en yüksek dozda dile getirdik. Bu işlerin böyle gitmeyeceğini, böyle olmaması gerektiğini söyledik. Aşağı yukarı buna itiraz da gelmedi. Herkes bizden daha çok dertliymiş ama ne hikmetse kimse konuşamadı. Biz söyleyince bize en fazla katkıyı da yine oradaki AK Partili arkadaşlar sağladı. Orada dengesizlik var. Çünkü bakıyorsunuz merkezde 136 tane köy var. Merkezin 8 tane İl Genel Meclisi Üyesi, encümeni var. Bir tane merkezden encümen yok orda. Zaten bizi katmıyorlar. Kendilerinden 5 tane var, bizden 3 tane. Toplamda 8 encümen var. Onlardan da encümen olmadığı için rastgele encümen arkadaşlar bu köylere değerlendirme yapıyorlar. Bunun bir kontrol edeni, denetleyeni yok. Muhtar gidiyor bir yerden kağıt getiriyor, hangi köydense, onu o şekilde geçiştirmeye çalışıyorlar. Bizim istediğimiz şu; adaletli olacaksınız. İhtiyacı olan köylere elbette yardım yapılacak. Biz yapılan yardıma karşı değiliz. Bunu kamuoyu bilsin. Biz burada partizanlık yapılmasına karşıyız, oy karşılığında bu yardımların yapılmasına karşıyız. Bizim anlatmak istediğimiz bu. Örneğini vereyim; Alacakaya'nın 9 köyüne, Ağın'ın 11 köyüne defalarca para gönderilmiş.
"70 KÖYÜN 11'İNE YARDIM GİDERKEN, DİĞERİNDE TAMAMINA GİDİYOR. BU ADALET Mİ?"
Bu ödemeyi encümen veriyor. Meclisin onayına gerek yok. İl Genel Meclisi'nin yapacağı tek şey var. Bunların hepsini iptal etmek. Adaletsizlik var. Denetim mekanizması işlemiyor. Kuruma burada kızmamak lazım. Bunun işlemesi zor. Bunu yetkililer denetleyebilir. Kamuoyu ile paylaştık. Bu işten mağdur olan muhtarlarımız, köylülerimiz bize teşekkür ettiler. Devlet bu hakkı tanımış mı? Evet. A Köyüne, B köyüne. Soruyorum size; Kovancılar'ın 70 tane köyü var. 11 köy almış. Alacakaya'nın 11 köyü var hepsine verilmiş. Bu adalet mi? Bu bir seçim yatırımıdır. AK Parti İl Genel Meclisi Üyesi encümen arkadaşımız itiraf etti. İsim veriyorum. 'Sivrice'de adayla beraber gezerken 3 tane köy muhtarı istedi, biz de onlara para gönderdik' dedi. Ben demiyorum kendi beyanlarına istinaden söylüyoruz. Köylü ihtiyacı varsa bunun adaletli dağıtılması lazım. Devlet yardımı veriyor mu? Bunu sizin tasarrufunuza bırakmaması lazım. Nüfusa, orana, köy adedine göre o bölgenin, o ilçenin kaymakamlığına, merkezin de valilik kontrolündeki Köylere Hizmet Birimi aracılığı ile dağıtılması lazım."