Prof. Dr. Gül Akdoğan Açıklaması
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü ev sahipliğinde düzenlenen ‘Uluslararası Doktora: Kalite Standartları’ konferansı akademisyenlerin ve öğrencilerin yoğun ilgisiyle gerçekleştirildi.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü ev sahipliğinde düzenlenen 'Uluslararası Doktora: Kalite Standartları' konferansı akademisyenlerin ve öğrencilerin yoğun ilgisiyle gerçekleştirildi. Konferansta konuşan Prof. Dr. Gül Akdoğan, "Son 10 yılda doktoralı araştırmacı kitlesi istihdam edilmeye başlandı" dedi.
Konferansı İKÇÜ Rektörü Prof.Dr. Galip Akhan, Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Tancan Uysal, Tıp Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Mehmet Ali Malas, Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof.Dr. Recep Sütçü ile çok sayıda akademisyen izledi. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Gül Akdoğan konferansta Doktora süreci ile ilgili önemli bilgiler aktardı.
"ÜNİVERSİTE SAYIMIZ GİDEREK ARTIYOR"
Prof.Dr. Gül Akdoğan, doktora sürecinin gelişim aşamaları hakkında verdiği bilgilerle başladığı sunumunda ünlü bilim insanı Carl Sagan'ın "Bilim, bir bilgiler bütünü olmaktan çok, bir düşünme yoludur' sözünü anımsattı. Prof. Dr. Gül Akdoğan, "Doktora (PhD) derecesinin modern konsepti olan izlem altında araştırma eğitimi, 19. yüzyılda geliştirilmiş olup günümüzde dünya ülkelerinin çoğunluğuna yayılmış durumdadır. Ülkemizde henüz doktora çok değerlendirilmiyor. Ama son 10 yılda doktoralı araştırmacı kitlesi istihdam edilmeye başlandı. Diğer olumlu gelişme de üniversite sayımız giderek artıyor. Üniversiteye yetişmiş araştırmacı akademisyene de ihtiyaç var. Bu önemli bir gelişmedir" dedi.
"DOKTORA PROGRAMININ SÜRESİ UZATILMAMALIDIR"
Phd Eğitim Programı eğitim nasıl olmalıdır? Sorusuna değinen Prof. Dr. Gül Akdoğan, "Özgün araştırma kriteri oldukça önemlidir. Analitik ve kritik düşünme gerektiren dersler ve diğer etkinlikler, araştırma etiği, sorumluluklar da diğer bir kriterdir. Bu hususlar süpervizyon altında gerçekleşmelidir. Gerektiğinde öğrenci başka bir eğitim kurumunda süresinin bir bölümünü geçirebilmelidir. Doktora programının süresi üç-dört yıl- tam zamanlı; istisnai durumlar dışında uzatılmamalı. Klinik ya da diğer eğitimlerle birlikte yürütülen PhD eğitiminde de araştırma ve derslere ayrılan zaman, diğer doktoralarla eşdeğer olmalıdır" diye konuştu.
"NİTELİKLİ DANIŞMANLIK TEMEL UNSURDUR"
Danışmanların seçilmesinde dikkat edilmesi önerilen kriterlere değinen Prof. Dr. Gül Akdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Nitelikli danışmanlık başarılı bir doktora sürecinin temel unsurudur. Danışman-Öğrenci toplanma saatleri olmalıdır. Danışmanlık kriterleri belirlenmiş olmalıdır. Alanında yetkinlik, hakemli dergilerde yayınla sonuçlanan sürekli araştırma; en az doktora derecesine sahip olması, ulusal ve uluslararası iletişim ağının parçası olması, danışmanın biçimsel eğitim almış olması önemlidir."
"EN AZ 3 ULUSLARARASI HAKEMLİ DERGİ"
Tezin niteliği hakkında da bilgiler veren Prof. Dr. Gül Akdoğan şöyle konuştu: "PhD tezi, PhD öğrencisinin bağımsız, özgün ve bilimsel olarak anlam taşıyan araştırmayı gerçekleştirme ve başkalarının yaptığı çalışmaları eleştirel olarak analiz etme becerilerini kazanıp kazanmadığının değerlendirilmesinde kullanılan temel ögedir. Doktora tezi, en az üç adet uluslararası hakemli dergide yayınlanabilir nitelikte makaleye eşdeğer olmalıdır. Sunulan makaleler haricinde, konu ile ilgili literatürün geniş çapta bir derlemesi yer almalıdır. Araştırmanın amaç/hedefleri, etraflıca yöntemler, bulgular tartışma ve sonuç bölümleri ve geleceğe yönelik öngörüler yer almalıdır. Klinik tıpta tezler diğer PhD tezlerinin kriterlerine uymalıdır." - İZMİR
