SES Samsun Şubesi, Barış Bildirgesi İmzacısı Prof. Dr. Taner Özbenli'nin Göreve İade Edilmemesine Tepki Gösterdi
SES Samsun Şubesi, Barış Bildirgesi imzacısı olan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Özbenli'nin mahkeme kararına rağmen göreve iade edilmemesine tepki gösterdi. SES Samsun Şubesi Eş Genel Başkanı Mehmet Sıddık Akın, "Akademisyenlerin bu ülkenin siyasal sürecine ilişkin, toplumsal barışına ilişkin, söz söylemekten daha doğal, yapabileceği bir şey mi var? Hele hele sağlık iş kolunda örgütlüyse, sağlık alanında çalışıyorsa, hekimse, sağlık emekçisiyse, yaşatma eylemini gerçekleştiren bir bireyse, yaşamı kutsamaktan, yaşamı savunmaktan, daha iyi yapabileceği bir iş mi var" dedi.
MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
SES Samsun Şubesi, Barış Bildirgesi imzacısı olan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Özbenli'nin mahkeme kararına rağmen göreve iade edilmemesine tepki gösterdi. SES Samsun Şubesi Eş Genel Başkanı Mehmet Sıddık Akın, "Akademisyenlerin bu ülkenin siyasal sürecine ilişkin, toplumsal barışına ilişkin, söz söylemekten daha doğal, yapabileceği bir şey mi var? Hele hele sağlık iş kolunda örgütlüyse, sağlık alanında çalışıyorsa, hekimse, sağlık emekçisiyse, yaşatma eylemini gerçekleştiren bir bireyse, yaşamı kutsamaktan, yaşamı savunmaktan, daha iyi yapabileceği bir iş mi var" dedi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Samsun Şubesi, Barış Bildirgesi imzacısı olan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Özbenli'nin mahkeme kararına rağmen göreve iade edilmediğini belirterek tepki gösterdi. SES Samsun Şube Başkanı Şuayip Zobalı, şunları söyledi:
"Prof. Dr. Taner Özbenli Barış Bildirisini imzalayan akademisyenlerden olduğu için 677 No'lu KHK ile kamu görevinden çıkarılmış ve 25 yıl görev yaptığı Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalından ayrılmak zorunda kalmıştır. Anayasa Mahkemesi 26 Temmuz 2019 tarihinde, söz konusu bildiriyi imzalamanın ifade özgürlüğü kapsamında olduğuna, Anayasa Mahkemesi kararının bağlayıcı olduğu, ifade özgürlüğünü kullanmanın kamu görevinden çıkarılma gerekçesi olarak gösterilemeyeceğine karar verdi. Anayasa Mahkemesi'nin bu kararından sonra İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi 10 Eylül 2019 tarihinde Prof. Dr. Taner Özbenli'nin üzerine atılı bulunan suçtan beraatine karar verdi. Bu mahkeme kararlarının açık hükümlerine rağmen Olağanüstü Hal Komisyonu 2021 yılının Kasım ayında, kamu görevinde ihraç edilme kararının hukuksuz yolunda yapılan başvuruyu reddetti. Komisyonun bu kararına karşı itiraz yapılan Ankara 22. İdare Mahkemesi, bildirinin akademik özgürlüklerle ilişkisini vurgulayarak Komisyonun yürüttüğü işlemin iptaline, Taner Özbenli'nin OMÜ'deki görevine 30 gün içinde iadesine karar verdi. OMÜ Rektörlüğü'nün göreve iade kararının yürütmesinin durdurulması istemiyle yaptığı İstinaf başvurusunu, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 14. İdari Dava Dairesi 17 Ocak 2024 tarihinde Ankara 22. İdare Mahkemesince verilen göreve iade kararının usul ve hukuka uygun olduğunu belirterek reddetmiştir.
"KARARI UYGULAMAK HUKUSAL BİR ZORUNLULUKTUR"
Ankara 22. İdare Mahkemesi'nin iade kararını uygulamak hukuksal bir zorunluluktur. Bu zorunluluğa rağmen OMÜ Rektörlüğü 13 Aralık 2023 tarihinde Prof. Dr. Taner Özbenli'ye gönderdiği yazıda, 'emekliye ayrılma nedeniyle göreve iade konusunda yerine getirilmesi gereken bir yargı kararının varlığından söz edilemeyeceğini' belirterek görevi iade işlemini gerçekleştirmemiştir. Bu, açık bir suçtur. Nitekim OMÜ'nün bu uygulaması hakkında Prof. Dr. Taner Özbenli Savcılığa suç duyurusunda bulunmuş ve Samsun 2. İdare Mahkemesinde bu kararın yürütmesinin durdurulması için dava açmıştır. Anayasa Mahkemesi Barış İçin Akademisyenler Bildirisi'ne imza atılmasını Anayasal güvenceye sahip ifade özgürlüğü hakkının kullanımı olarak değerlendirmiştir. İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi'nin 10. Maddesinin 1. Fıkrası, Anayasa'nın 25. ve 26. Maddelerinde ifade ve düşünce özgürlüğü en geniş anlamıyla güvence altına alınmıştır. İfade özgürlüğü demokrasinin en önemli güvencelerindendir. TCK 26. Maddesine göre 'hakkını kullanan kimseye ceza verilmez'. Akademisyenlerin herhangi bir yurttaş gibi en kritik konularda görüş bildirmeleri bir toplum için hayati önem taşır. Emekli olmak mahkeme kararının uygulanmasının önünde bir engel oluşturmaz. Prof. Dr. Taner Özbenli hakkında Ankara 22. İdare Mahkemesi'nin göreve iade kararını vakit geçirmeden uygulamalıdır."
"HALA MÜCADELEMİZ DEVAM EDİYOR"
SES Samsun Şubesi Eş Genel Başkanı Mehmet Sıddık Akın ise şunları söyledi:
"KHK büyük bir zulümdür. Gerçekten KHK uygulamaları, ciddi anlamda bir zulüm. Bir gece yarısı KHK'larla insanları haksız hukuksuz bir şekilde, işlerinden el çektirdiler. İşlerinden aldılar kapının önüne koydular, hala mücadele etmeye devam ediyoruz. Arkadaşlarımız ne yapmış? Arkadaşlarımız akademisyen. Akademisyenlerin bu ülkenin siyasal sürecine ilişkin, toplumsal barışına ilişkin, söz söylemekten daha doğal, yapabileceği bir şey mi var? Hele hele sağlık iş kolunda örgütlüyse, sağlık alanında çalışıyorsa, hekimse, sağlık emekçisiyse, yaşatma eylemini gerçekleştiren bir bireyse, yaşamı kutsamaktan, yaşamı savunmaktan, daha iyi yapabileceği bir iş mi var? Arkadaşlarımız akademisyenler, mürekkep yalayanlar bu ülkenin aydınları elbetteki bunlardan bahsedecek. Bunları dile getirecek, ülkemizde, dünyada her yerde insanların barış içerisinde yaşamasını savunacak. Bundan daha doğal ne var? ve bu arkadaşlarımızın bizim başımızın üzerinde yeri var. Bunları başımızın üzerinde gezdirmemiz gerekiyor. Barış isteyen herkese yönelik bizim yaklaşımımız budur. Arkadaşlarımız da bunu istiyorlar. Hak, hukuk ve adalet mücadelesini yükselteceğiz ve mutlaka biz kazanacağız diyoruz."