Yanık Taburu" Operasyonunun Bilinmeyen Hikayesi
Kıbrıs Barış Harekatı'nın başarıya ulaşmasında kilit öneme sahip, "Yanık Taburu" olarak bilinen Yunan topçu birliğinin imha edilmesi operasyonunu yöneten Kıbrıs Gazisi emekli Albay Ceylan, operasyonun bilinmeyen yönlerini anlattı Kıbrıs Gazisi Ceylan: "Yunan topçu birliğinin, arkamıza sızarak ikinci harekat için gelecek askerlerimizi daha müdahalaye başlamadan imha etme planları varmış.
MUSA ÖZYÜREK - Kıbrıs Barış Harekatı'nın başarıyla sonuçlanmasında büyük öneme sahip, "Yanık Taburu" olarak adlandırılan Yunan topçu birliğinin imha edilmesini bizzat yöneten Kıbrıs Gazisi emekli Albay Orhan Ceylan, 40 yıl önceki olayın detaylarını anlattı.
Ceylan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 20 Temmuz 1974'de başlayan Harekata Paraşüt Bölük Komutanı olarak katıldığını söyledi. Harekatın üçüncü gününde 3. Paraşüt Taburu 2. Paraşüt Bölüğü olarak, 230. Piyade Alayı 3. Taburu'yla birleşme emri aldıklarını söyledi.
Emri aldıktan sonra iki takımlı jandarma bölüğünün de kendilerine katıldığını ifade eden Ceylan, "Bulunduğumuz dağlık alandan belirlenen birleşme noktasına gidiyorduk. Bölük komutanı Tuncer Güngör ile gözetleme yerleri belirleyerek, arazi kontrolü yaptık. Bu esnada bölgede bir hareketlilik tespit ettik. Dağların arasındaki boş bir alanda araç ve insan hareketleri vardı. Hareketin yaşandığı alanın arka tarafı üzüm bağları, ön tarafı ise sazlıktı. Takım komutanlarının hepsi dürbünleriyle araziyi inceleyince yaklaşık 40 araçlık askeri araç konvoyunun hareket etmeye başladığını belirledik" şeklinde konuştu.
Harekat'ın kaderini değiştirdi
Konvoyun, lav silahı ile imha ettikleri için sonradan "Yanık Taburu" adını verdikleri Yunan topçu birliği olduğunu dile getiren Ceylan, şöyle devam etti:
"Yunan topçu birliğinin, arkamıza sızarak ikinci harekat için gelecek askerlerimizi daha müdahaleye başlamadan imha etme planları varmış. Birleşmeyi sağlayabilmemiz için bu hedefin imha edilmesi gerekiyordu. Önümüzdeki tepeyi aşarak konvoyun etrafını çevirdik. Tüm askerlere lav silahlarını hazır etmeleri emrini verdim. Tepeyi aştığımızda konvoyun bizi geçtiğini gördük. Konvoy komutanının aracıyla aramızda yaklaşık 25 metre mesafe vardı. Uçaksavar tareti bizi görünce komutanın aracının önüne geçti. Yanımdaki asker lav silahını hedefe doğrultunca ateş emri verdim ve tareti vurdu. Taret yanmaya başlamasıyla alev diğer cephane yüklü araçlara sıçradı ve hepsi arka arkaya patlamaya başladı. Yunan askerleri panik halinde ellerinde kalan teçhizatlarla araziye dağıldı. Yanık Taburu'nun imhası, kahraman bir Türk askerinin lav silahıyla göstermiş olduğu büyük bir başarıdır."
Yaklaşık üç saat gibi kısa bir sürede Türk askerinin büyük bir kahramanlık örneği gösterdiğini anlatan Ceylan, patlamadan kurtulan Yunan askerlerinin hiçbir şey yapamayacaklarını anlayınca tek tek üzüm bağlarının arasından çıkarak teslim olmak zorunda kaldığını anlattı.
Bu operasyonun askere büyük moral verdiğini ve savaşma gücünü artırdığını belirten Ceylan, Yunan Topçu Birliğinin imhasının ardından gecikmeli de olsa 230'uncu Piyade Alayı 3'üncü Taburuyla birleşme sağlayabildiklerini ve harekata devam ettiklerini kaydetti. - Kayseri