Yozgat'ın Yenifakılı İlçesinde Yerel Tohumlar Çoğaltılıp, Halka Ücretsiz Dağıtılıyor
Yozgat’ın Yenifakılı ilçesinde, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve belediye öncülüğünde hazırlanan 'KOP ile yaz seracılığı' projesiyle kurulan iki serada yetiştirilen tohumlar ilçe halkına dağıtılarak, geleneksel organik tarımsal ürünlerin üretiminin yapılması sağlanıyor. Yenifakılı Belediye Başkanı Soner Yalçın, “Tohumlarımız ortadan hızla kaybolmadan biz bunları sahiplenmek istedik ve bunu yaptık” dedi. Yalçın serada çoğalttıkları tohumları halka ücretsiz dağıtmaya devam ettiklerini söyledi.
SEYFİ ÇELİKKAYA
Yozgat'ın Yenifakılı ilçesinde, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve belediye öncülüğünde hazırlanan 'KOP ile yaz seracılığı' projesiyle kurulan iki serada yetiştirilen tohumlar ilçe halkına dağıtılarak, geleneksel organik tarımsal ürünlerin üretiminin yapılması sağlanıyor. Yenifakılı Belediye Başkanı Soner Yalçın, "Tohumlarımız ortadan hızla kaybolmadan biz bunları sahiplenmek istedik ve bunu yaptık" dedi. Yalçın serada çoğalttıkları tohumları halka ücretsiz dağıtmaya devam ettiklerini söyledi.
Anadolu'da çiftçiler, genetiği ile oynanan sebze tohumu ve fidelerinin tek yıllık olmasının maliyete etki etmesi nedeniyle atadan kalma yerli tohum ve fidelere yönelirken, Yozgat'ın Yenifakılı ilçesinde kurulan iki serada üretilen geleneksel yerli tohum çeşitleri çoğaltılarak, halka ücretsiz dağıtılıyor. Yerli tohum ve fidelerden elde edilen ürünün kaliteli, sağlıklı olması nedeniyle tercih edildiği, üründen bir sonraki sezon için tohum alınmasının maliyetleri düşürdüğünü aktaran Yenifakılı Belediye Başkanı Soner Yalçın, serada çoğaltılan tohumların halka ücretsiz verilerek, yöresel tarımsal üretiminin yaygınlaşmasına çalıştıklarını söyledi.
Yozgat'ın Yenifakılı ilçesinde Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından uygulamaya konulan 'KOP ile Yaz Seracılığı' projesi kapsamında verilen mali destek ile 2021 yılında 2 sera kuruldu. Yenifakılı Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü tarafından hazır hale getirilen sera tesisini Yenifakılı Belediyesi teslim alarak, organik fide yetiştirilmeye başlanıldı. Çoğaltılan atadan kalma yerel tohumlar halka ücretsiz dağıtılırken, gen bankalarına da gönderildiği kaydedildi.
"TOHUMLARIMIZ ORTADAN HIZLA KAYBOLMADAN BİZ BUNLARI SAHİPLENMEK İSTEDİK"
Yozgat'ın Yenifakılı İlçesi Belediye Başkanı Soner Yalçın, 15 yıl önce Ankara'da Kültür ve Turizm Bakanlığında memur olarak çalıştığını hatırlatarak, o yıllarda ilçesinde bulunan tarihi çeşmelerin yenilenmesi konusunda başlattığı çalışmalar esnasında yerel tohumların çoğaltılmasına yönelik merakının da arttığını söyledi. Yalçın şöyle konuştu:
"Yenifakılı ilçesindeki yıkılmış, kaybolmuş, tarihi çeşmelerin restorasyonlarıyla, yeniden onların çoğaltmalarıyla ilgili bir çalışma başlatmak istedim, burada. 1984 yılında fotoğrafları olup da şimdi olmayan çeşmeyi, fotoğrafına uygun, replikalarını yaptırdım. Bunun ilkini yaparken 12-13 yıl oldu, duvarı yıkarken içinden altın sandığımız küçük şey çıktı. Baktık ki tohum, sorduk kabak tohumu. Bu duvar çok eski, 80-100 yıllık duvar. Büyük ihtimal iki taşın arasında olduğu için örücü düşürmüş olabilirdi, örerken. Meraklandık, sonuçta eski tarihi tohum, belki çıkar dedik. Denedik çıktı, 12 tane. Bin 400 küsur tane çekirdeği oldu. Bunları zarfların içerisinde beşer-onar koyup, halka dağıttık, meraklılarına dağıttık. Tohumlarımız ortadan hızla kaybolmadan biz bunları sahiplenmek istedik ve bunu yaptık. Şu anda 10-12 çeşit iyi denecek cinste, bu bölgeye has, bu çevrede kullanılan domates var. 11-12 tane çok güzel biber çeşidimiz var. 'Kara kabak' dediğimiz kabak cinsleri var. Fasulyemiz, Ayşekadın fasulyemizin, patatesimiz, salatalık birkaç çeşidimiz var. Top hıyar diyoruz, langa diyoruz, dikenli diyoruz. Yani burada iri, kocaman 'kadın çantası' denen bir patlıcan üretiyoruz. Bir tanesi 2- 2,5 kilo civarında."
"BU TOHUMLARDAN VERİMLİLİĞİ DÜŞÜK OLDUĞU KAYGISIYLA VAZGEÇİLDİ"
Bakanlıktaki görevi devam ederken ilçede yer alan 3 bin 500 yıllık Damlalı Vadisi'nde; genetiği bozulmamış 50 yıllık domates, biber, salatalık ve turp gibi sebze tohumlarından ürün elde ettiğini aktaran Yalçın, burada yetişen sebzelerden elde ettiği tohumları da yine o yıllarda halka ücretsiz dağıtığını bildirdi. Emekli olup, baba ocağına geldikten sonra yerli tohumlara ilgisinin arttığını vurgulayan Yalçın, elinde eskiden kalma tohumu bulunan insanlarla temasa geçip, tohumları kendi bahçesinde ekip, elde ettiği kaliteli tohumları da isteyene dağıttığını aktardı. Yalçın, son seçimlerde belediye başkanı seçildikten sonra da yerli tohum çalışmalarına kurdukları seralarda devat ettiklerini belirterek, açıklamasını şöyle tamamladı:
"Bu tohumları biz biriktiriyoruz. Özel paketlerimiz var, koruma saklama kaplarım var. Yerel değerlerimiz var. Atalarımızın yüzyıllarca bu toprakla barıştırmış tohumlar var. Bu topraklara birbirini sevmiş tohumlar var. Bu tohumlardan verimliliği düşük olduğu kaygısıyla vazgeçildi. Biz de langa hıyarda üstünde belki üç tane, dört tane oluyor, öbüründe yüz tane oluyor. İşte insanlar daha çok diyerek ona yöneldi. Halbuki daha çok zehir, genetiği ile oynanmış. Hem hibrit hem de ilaç kullanılıyor. Biz az da olsa bizim kendi ürünlerimizin korunmasından yanaydık. Aldığımız tohumları seralarda çoğaltıyoruz. Fide olarak halka veriyoruz. Halkın yerli tohum üretimini sağlıyoruz. Türkiye'deki tohum bankaları var, resmi yağda özel, onlara da gönderiyoruz, hikayelerini anlatıyoruz. Bu seralardan çıkan fazla ürünlerimizi de, daha yerliler çıkmadan bizim serada erken çıktığı için halka, evlerine akşamları götürüp hediye olarak dağıtıyoruz. Onların kullanmasını sağlıyoruz. Yarın eğer iyi bir ziraatçı çıkacaksa dünya çapında, elinde tohumları olmalı. Bu tohumları biz onlara sağlayıp biriktiriyoruz, onlar için aktarıyoruz."