Zonguldak Belediyesi'nden "Şehitler Nuru ile Aydınlanma Gecesi"
Televizyon Programcısı İlahiyatçı Doç. Dr. Nihat Hatipoğlu, Müslümanların Terör Üreten Olmadığını, Teröre Maruz Kaldığını Belirtti.
Televizyon Programcısı İlahiyatçı Doç. Dr. Nihat Hatipoğlu, Müslümanların terör üreten olmadığını, teröre maruz kaldığını belirtti.
Zonguldak Belediyesi tarafından "Şehitlerin Nuru ile Aydınlanma Gecesi" düzenlendi. Geceye televizyon programcısı olan İlahiyatçı Doç. Dr. Nihat Hatipoğlu konuşmacı olarak katıldı. Nihat Hatipoğlu, Çanakkale'deki kahramanlıkları Mehmetçik'in göğsündeki imanın yaptırdığını vurgulayarak, "Çanakkale'de bir alayın son askeri şehit düşerken son anında, sancak yere düşmesin diye sancağı ağaca asmıştır. Bu millet böyle bir millet. Bu milletin damarlarında, kanında var. Bana göre bu kanı veren de Hz. Muhammed Mustafa'dır. Çanakkale Savaşı'nda kolunun yarısının kesildiği için komutanından kolunu koparmasını isteyen Mehmetçik ile 14 asır önce kopmak üzere olan kolunu ayağıyla basıp kopardıktan sonra düşman saflarına dalan Ebu Akil isimli Sahabe'deki ruh aynı ruhtur" diye konuştu. Çanakkale Destanı'nı yazan ecdadın, memleket üzerinde oynanmak istenen oyunlara Çanakkale'de en güzel cevabı verdiğini belirten Hatipoğlu, "Aslında Çanakkale'nin kendisi bu memleket üzerine oyun oynamak isteyenlere en güzel cevabı veren yerdir. En güzel, hafifçe tokat vuran yerdir. Çanakkale'de şehit düşenlerin içinde İzmirli var, Bingöllü var, Siirtli var, Erzurumlu var, Nevşehirli var. Çok ilginçtir, Çanakkale Savaşı'ndan sonra bu ülkenin üniversiteleri boşalmıştır. Çünkü genç neslin büyük çoğunluğu orada şehit oldular. Tıp, ziraat fakültesi talebeleri orada şehit düştüler. Ama bu cennet vatanı düşmanın kirli eline teslim etmediler" şeklinde konuştu.
Müslümanların terör üreten değil, teröre maruz kaldığını dile getiren Nihat Hatipoğlu, şunları kaydetti:
"Hz Ebu Bekir, zehirlendi. İstanbul'u fetheden Fatih zehirlenmedi mi? Hz. Ömer mihraptayken şehit oldu, Hz. Ali Kufe camiinde şehit oldu, Hz. Osman da Kur'an'ın başında şehit edildi. Bu din hep teröre uğramıştır, terör üretmemiştir. İslam terörizmden, insan öldürmekten ve cinayetten nefret eder. Fakat ne yazık ki Batı'da Müslümanlar sürekli bomba imal eden, birilerini öldüren insanlar olarak biliniyor. Çünkü medya yanlış tanıtır, Batılı yanlış tanıtır, biz de yanlış şeyler yaparız, maalesef. Hiçbir din cinayete müsaade etmez. Hıristiyanlık da müsaade etmez. Ama din adına birileri yanlış yapar fatura dine kesilir. İslam, bütün bunlardan uzaktır. İnsanlık tarihinde mazisi en temiz olan din İslam'dır. Endülüs'ten çekilirken, günlerce nehirlerde Müslüman kanı aktı. İşte Bosna'da, Sırbistan'da, şurada burada, son olaylar. Kimse nazik değil, ama biz naziğiz. Osmanlı 700 sene süper güçken bile ezmedi, emperyalizm doğurmadı. Tam aksine affetti, merhamet etti. Düşmanını yaşattı. Çünkü öyle Peygamber'e muhatap oldu ki, düşmanını affedeceksin dedi. Hz. Peygamber savaşa giderken Sahabe efendilerimize şu tavsiyelerde bulunuyordu: 'Kilise ve Havra gibi ibadet yerlerini basma, yeşillik yakma, kadına, çocuğa, ihtiyara, din adamına dokunma. Savaşacaksan bile geceleyin baskın yapma. Gündüz uykudayken basma'. İslam'ın savaş fıkhında var bunlar, başka hangi millette var? Ama bütün bunlara rağmen Müslümanların şiddetle anılması ne kadar acı." Programın bitiminde Zonguldak Valisi Yavuz Erkmen ve Milletvekili Erdoğan, Nihat Hatipoğlu'na madenci heykeli, kömür tozundan yapılmış saat ile dünyaca ünlü Devrek bastonu hediye etti.
(ET-HE-Y)