Zorunlu Deprem Sigortası Yaptırmayanlar, Elektrik ve Su Abonesi Alamayacak
8 Ağustos tarihinde yürürlüğe girecek olan 'Afet Sigortaları Kanunu' ile, zorunlu deprem sigortası yaptırmayanların yeni elektrik ve su abonesi alamayacakları belirtildi.18 Ağustos tarihinde yürürlüğe gireceğini söyledi.
8 Ağustos tarihinde yürürlüğe girecek olan 'Afet Sigortaları Kanunu' ile, zorunlu deprem sigortası yaptırmayanların yeni elektrik ve su abonesi alamayacakları belirtildi.
İnşaat Mühendisleri Odası Denizli Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin İnamlık yaptığı yazılı açıklamada, 18 Mayıs 2012 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 6305 sayılı 'Afet Sigortaları Kanunu'nun
18 Ağustos tarihinde yürürlüğe gireceğini söyledi. Bu kanundaki en olumlu hükümlerden birisinin, sigorta primlerinin tespitinde, binanın yüzölçümü, inşaat türü ve kalitesi, binanın üzerinde bulunduğu arazinin zemin özellikleri, deprem riski ve benzeri unsurların değerlendirilecek olması olduğunu belirten Hüseyin İnamlık, "Daha önceki uygulamada, sigorta primi belirlenirken sadece binanın yüzölçümü dikkate alınıyordu. Bu da binanın alanına göre herkesin aynı primi ödemesi anlamına geliyordu. Yeni kanunun uygulanması ile binasını sağlam yapan kişiler ile sağlam yapmayan kişiler aynı sigorta primini ödemeyecekler" dedi.
17 Ağustos 1999 depreminden sonra yıkılan binaların maddi hasarlarını millet olarak hep birlikte ödendiğini belirten İnamlık, "O günlerden kalan özel tüketim vergilerini hala ödemeye devam ediyoruz. Yeni kanundan önceki uygulamada, binasını kötü yapanların maddi kayıplarını, binasını sağlam yapanlar ve dolayısıyla binası olası bir afette hasar görmeyecek olanlar ödüyordu. Yeni kanun ile bu haksızlık bir ölçüde giderilmeye çalışılmıştır. Binası daha az afet riski taşıyanlar daha az sigorta primi ödeyecekler" diye konuştu. Afet Sigortaları Kanunu'na göre, Doğal Afet Sigortalama Kurumu'nun yürürlükteki mevzuata ve projeye aykırı olarak inşa edilen binaları sigortalamama hakkına sahip olduğunu belirten İnamlık, "Taşıyıcı sistemi olumsuz yönde etkileyecek şekilde tadil edildiği veya zayıflatıldığı tespit edilen binalar sigortalanmayacak ve bu tespitin yapıldığı binaların listesi ilgili idareye gönderilecektir" ifadelerini kullandı.
Uygulamada dikkat edilmesi gereken en önemli konunun, gerek sigorta yapılmayacak binaların belirlenmesi, gerekse binanın afet riskine karşı sigorta priminin belirlenmesinde kesinlikle bir inşaat mühendisinin görüş ve raporunun alınması olduğunu kaydeden Hüseyin İnamlık, "Sigorta şirketleri zorunlu deprem sigortası yapmadan önce bir inşaat mühendisinden ekspertiz hizmeti almalıdırlar. Eğer böyle bir hizmeti almazlarsa, binanın taşıyıcı sistemi, dolayısıyla deprem riski ile ilgili doğru bir tespit yaptıkları söylenemez" şeklinde konuştu. Yeni Afet Sigortaları Kanunu'na göre herhangi yıkıcı bir deprem sonrasında tazminat ödenmesi konusunda da kısıtlamalar getirildiğini kaydeden İnşaat Mühendisleri Odası Denizli Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin İnamlık sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buna göre bina sahibi, binanın ve her bir bağımsız bölümün projeye aykırı olarak ve taşıyıcı sistemi olumsuz yönde etkileyecek şekilde tadil edilmesine veya zayıflatılmasına karşı gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür. Ayrıca hasarın projeye aykırı olarak ve taşıyıcı sistemi olumsuz yönde etkileyecek tadilat nedeniyle ortaya çıktığının tespit edilmesi durumunda, bina sahibi sigortadan tazminat alma hakkını kaybedecektir. Bu yüzden halkımız bu konuda da hassas olmalıdır. Eğer yukarıdaki durumlar tespit edilirse tazminat alma haklarını kaybedeceklerdir"
Yeni kanuna göre zorunlu deprem sigortası yaptırmayanlara yeni su ve elektrik aboneleri verilmeyeceğini belirten İnamlık, bu durumda özellikle kiracıların elektrik ve su abonelerini üzerlerine almak istediklerinde zorunlu deprem sigortası olmadan yeni abone alamayacaklarını söyledi.
İnşaat Mühendisleri Odası Denizli Şubesi olarak olası bir depremde olaşabilecek maddi kayıpların giderilmesi açısından zorunlu deprem sigortası yaptırılmasının gerekliliğine inandıklarını kaydeden Hüseyin İnamlık, "Çoğu durumda, son maddi kaynaklar kullanılarak sahip olunan evlerimizin bir deprem sonucunda kaybedilmesi de can kayıplarımız kadar olmasa da önemlidir. Bu yüzden bu tür kayıplar yaşanmadan önce tedbir alınması da çok önemli" dedi.
