Haberler

6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Uyarınca Haklar ve Yükümlülükler

Av. Uzm. Arb. Ayşen Güzel

Av. Uzm. Arb. Ayşen Güzel

Avukat Uzman Arabulucu / Hukuk Bürosu
23.09.2024 12:56

I. İlgili Kavramlar

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 3. maddesinde bazı tanımlara yer verilmektedir. Bu kapsamda işveren, çalışan istihdam eden gerçek veya tüzel kişi yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşları; çalışan, kendi özel kanunlarındaki statülerine bakılmaksızın kamu veya özel işyerlerinde istihdam edilen gerçek kişiyi; genç çalışan, on beş yaşını bitirmiş ancak on sekiz yaşını doldurmamış çalışanı; çalışan temsilcisi, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili çalışmalara katılma, çalışmaları izleme, tedbir alınmasını isteme, tekliflerde bulunma ve benzeri konularda çalışanları temsil etmeye yetkili çalışanı ifade etmektedir.

II. İşverenin 6331 Sayılı Kanun Kapsamında Yükümlülükleri

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nda işverenin yükümlülüklerine yer verildiği görülmektedir.

Bu yükümlülüklerden ilki, işverenin tedbir alma yükümlülüğüdür. İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü ve mesleki risklerin önlenmesi, eğitim ve bilgi verilmesi dâhil her türlü tedbiri almak zorundadır. Yine işveren; çalışanların sağlık ve güvenliklerini sağlamak için organizasyonun yapılması, gerekli araç ve gereçlerin sağlanması, sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişen şartlara uygun hale getirilmesi ve mevcut durumun iyileştirilmesi için çalışmalar yapmakla ve iş sağlığı ve güvenliği bakımından tedbir alınmasının yanı sıra iş yerinde alınan bu tedbirlere uyulup uyulmadığını izlemekle ve denetlemekle, denetimler sonucu tespit edilen uygunsuzlukların giderilmesini sağlamakla ve risk değerlendirmesi yapmakla veya yaptırmakla yükümlüdür. İşveren; çalışana görev verirken, çalışanın sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu göz önüne almak zorunda olup; yeterli bilgi ve talimat verilenler dışındaki diğer çalışanların da güvenliklerini dikkate alarak çalışanların hayati ve özel tehlike bulunan yerlere girmemesi için gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür.

İşverenin bir diğer yükümlülüğü; işveren tarafından çalışanları koruyucu ve bilgilendirici eğitimlerin verilmesinin sağlanmasıdır.

İşverenin kontrol ve denetim yükümlülüğü, bir diğer yükümlülük olarak karşımıza çıkmakta olup; işveren; çalışanların, alınan tedbirlere uyup-uymadığını kontrol etmekle ve denetlemekle yükümlüdür. İşveren bu yükümlülükleri yerine getirirken, gereken teknik bilgi ve denetim gibi konularda uzman kişi ve kuruluşlardan hizmet ve belirtilen konularda inceleme, açıklama, görüş ile hukuki hizmet talep edebilmekte ve iş sağlığı ve güvenliği konusunda uzman kişilerden hizmet almaktadır.

İşverenin risklerden korunma ilkelerini dikkate alma yükümlülüğü söz konusudur. Bu ilkeler; risklerden kaçınmak, kaçınılması mümkün olmayan riskleri analiz etmek, risklerle kaynağında mücadele etmek, işin kişilere uygun hale getirilmesi için iş yerlerinin tasarımı ile iş ekipmanı, çalışma şekli ve üretim metotlarının seçiminde özen göstermek, özellikle tekdüze çalışma ve üretim temposunun sağlık ve güvenliğe olumsuz etkilerini önlemek, önlenemiyor ise en aza indirmek, teknik gelişmelere uyum sağlamak; tehlikeli olanı, tehlikesiz veya daha az tehlikeli olanla değiştirmek; teknoloji, iş organizasyonu, çalışma şartları, sosyal ilişkiler ve çalışma ortamı ile ilgili faktörlerin etkilerini kapsayan tutarlı ve genel bir önleme politikası geliştirmek; toplu korunma tedbirlerine, kişisel korunma tedbirlerine göre öncelik vermek, çalışanlara uygun talimatlar vermektir.

İşverenin bir diğer yükümlülüğü; işverenin iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri kapsamında ve bu hizmetlerin sunulması için çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, iş yeri hekimi ve on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerlerinde diğer sağlık personeli görevlendirme yükümlülüğüdür.

İşverenin, görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşların görevlerini yerine getirmeleri amacıyla araç, gereç, mekân ve zaman gibi gerekli bütün ihtiyaçları karşılama ve sağlık ve güvenlik hizmetlerini yürütenler arasında iş birliği ve koordinasyonu sağlama yükümlülüğü bulunmaktadır.

Yine işverenin bilgilendirme yükümlülüğü söz konusudur. Bu yükümlülük kapsamında işveren, çalışanların sağlık ve güvenliğini etkilediği bilinen veya etkilemesi muhtemel konular hakkında, görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşları, başka iş yerlerinden çalışmak üzere kendi iş yerine gelen çalışanları ve bunların işverenlerini bilgilendirmek zorundadır.

Bir diğer yükümlülük kapsamında, işverenin iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirmesi yapma veya yaptırma yükümlülüğü söz konusudur. Yapılan veya yaptırılan risk değerlendirmesi neticesinde gereken önlem ve tedbirlerin alınması ile söz konusu tedbirlerin uygulanabilir nitelikte olması zorunludur. Risklerin belirlenmesi noktasında, gereken araştırma ve incelemenin yapılması da, işverenin bir diğer yükümlülüğü olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bir başka yükümlülük uyarınca; işveren tarafından acil durumların önceden değerlendirilmesi, acil durumların belirlenmesi ve önleyici ve sınırlayıcı tedbirlerin alınması ile acil durum planlarının hazırlanması zorunluluk arz etmektedir.

Yine işverenin acil durumlarla yeterli sayıda eğitimli kişiyi görevlendirme zorunluluğu bulunmaktadır.

İşverenin; ciddi, yakın ve önlenemeyen tehlikenin meydana gelmesi durumunda; çalışanların işi bırakarak derhal çalışma yerlerinden ayrılıp güvenli bir yere gidebilmeleri için, önceden gerekli düzenlemeleri yapma ve çalışanlara gerekli talimatları verme yükümlülüğü söz konusu olup; durumun devam etmesi hâlinde, zorunluluk olmadıkça, gerekli donanıma sahip ve özel olarak görevlendirilenler dışındaki çalışanlardan işlerine devam etmeleri istenememektedir.

İşverenin en önemli yükümlülüklerinden bir yenisi, iş kazası ve meslek hastalıklarını bildirme yükümlülüğüdür. Zira işveren; iş kazalarını, kazadan sonraki üç iş günü içinde, sağlık hizmeti sunucuları veya iş yeri hekimi tarafından kendisine bildirilen meslek hastalıklarını, öğrendiği tarihten itibaren üç iş günü içinde, Sosyal Güvenlik Kurumu'na bildirmekle yükümlüdür. İş yeri hekimi veya sağlık hizmeti sunucuları; meslek hastalığı ön tanısı koydukları vakıaları, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularına sevk etmektedir. Yine işveren; çalışanların iş yerinde maruz kalacakları sağlık ve güvenlik risklerini dikkate alarak sağlık gözetimine tabi tutulmalarını sağlamakla yükümlü olup; çalışanların işe girişlerinde, iş değişikliğinde; iş kazası, meslek hastalığı veya sağlık nedeniyle tekrarlanan işten uzaklaşmalarından sonra işe dönüşlerinde talep etmeleri hâlinde; işin devamı süresince, çalışanın ve işin niteliği ile iş yerinin tehlike sınıfına göre Bakanlıkça belirlenen düzenli aralıklarla, sağlık muayenelerinin yapılmasını sağlamak zorundadır.

İşverenin ilave eğitim ve bilgi yenileme eğitimi verilmesini sağlama yükümlülüğü de bulunmaktadır. Bu kapsamda iş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışana, işe başlamadan önce, söz konusu kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilmek zorundadır. Ayrıca, herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten uzak kalanlara, tekrar işe başlatılmadan önce bilgi yenileme eğitimi verilmektedir.

Yine geçici iş ilişkisi kurulan hallerde, işverenin, iş sağlığı ve güvenliği risklerine karşı çalışana gerekli eğitimin verilmesini sağlama yükümlülüğü vardır.

İşverenin çalışanların görüşlerinin alınması ve katılımlarının sağlanması yükümlülüğü de yasal düzenlemeler arasında bulunmaktadır.

İşverenin; iş yerinin değişik bölümlerindeki riskler ve çalışan sayılarını göz önünde bulundurarak dengeli dağılıma özen göstermek kaydıyla, çalışanlar arasında yapılacak seçim veya seçimle belirlenemediği durumda atama yoluyla, çalışan temsilcisi görevlendirme zorunluluğu bulunmaktadır.

III. Çalışanların ve Çalışan Temsilcilerinin 6331 Sayılı Kanun Kapsamında Hakları ve Yasal İmkanları

6331 sayılı kanun dikkate alındığında, çalışanın çalışmaktan kaçınma hakkının olduğu görülmektedir. Bu kapsamda çalışanlar, ciddi ve yakın tehlike ile karşı karşıya kalınması halinde, kurula, kurulun bulunmadığı iş yerlerinde ise işverene başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep etme hakkına sahiptir. Bu durumda kurul acilen toplanacak ve işveren derhâl kararını vererek durumu tutanakla tespit edecektir. Alınan kararın, çalışana ve çalışan temsilcisine yazılı olarak bildirilmesi zorunludur.

Kurul veya işverenin, çalışanın talebi yönünde karar vermesi hâlinde; çalışan, gerekli tedbirler alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilme hakkına sahiptir. Bu halde çalışanların çalışmaktan kaçındığı dönemdeki ücreti ile kanunlardan ve iş sözleşmesinden doğan diğer hakları, yasal hüküm uyarınca saklı olmaktadır.

Çalışanlar, ciddi ve yakın tehlikenin önlenemez olduğu durumlarda belirtilen usule uymak zorunda olmaksızın iş yerini veya tehlikeli bölgeyi terk ederek belirlenen güvenli yere gidebilme hakkına sahiptir. Bu halde çalışanların bu hareketlerinden dolayı hakları kısıtlanamamaktadır.

İş sözleşmesiyle çalışanların, talep etmelerine rağmen gerekli tedbirlerin alınmadığı durumlarda, tabi oldukları kanun hükümlerine göre iş sözleşmelerini feshedebilme hakları vardır. Yine toplu sözleşme veya toplu iş sözleşmesi ile çalışan kamu personeli, yazılı hükümlere göre çalışmadığı dönemde fiilen çalışmış sayılmaktadır.

Ancak iş yerinde işin durdurulması hâlinde, çalışmaktan kaçınma hakkına ilişkin hükümler uygulama dışı olmaktadır.

İşverenin yükümlülükleri kapsamında, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlanması sebebiyle ortaya çıkan maliyet, çalışanlara yansıtamamaktadır. Yine çalışanların iş sağlığı ve güvenliği alanındaki yükümlülükleri, işverenin sorumluluklarını etkilememektedir.

Çalışanların, iş kazası, meslek hastalığı veya sağlık nedeniyle tekrarlanan işten uzaklaşmalarından sonra işe dönüşlerinde sağlık muayenelerinin yapılmasını talep etme hakkı bulunmaktadır. Bu hak, doğrudan çalışana verilen bir hak olduğundan işveren, talep halinde, bu talebi yerine getirmek zorundadır. Sağlık gözetiminden doğan maliyet ile bu gözetimden kaynaklı her türlü ek maliyet, işverence karşılanarak yapılan ana ve ek maliyetler, çalışana yansıtılamamaktadır. Sağlık muayenesi yaptırılan çalışanın özel hayatı ve itibarının korunması yönünden sağlık bilgileri gizli tutulmak zorundadır.

Sayılan hallerde, çalışanların yasal hükümlere uygun davranılmasını talep etme hakkı söz konusudur. İşveren tarafından sayılan yükümlülüklere aykırı davranılması halinde; iş sözleşmesiyle çalışan işçilerin, İş Kanunu hükümlerine göre sözleşmeyi fesih hakkı ve çalışanların Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı bulunmaktadır.

İşverenin çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri almasını sağlama yükümlülüğü kapsamında verilecek eğitimin maliyeti, çalışanlara yansıtılamamaktadır. Yine eğitimlerde geçen süre, çalışma süresinden sayılmakta ve eğitim sürelerinin haftalık çalışma süresinin üzerinde olması hâlinde; bu süreler, fazla sürelerle çalışma veya fazla çalışma olarak değerlendirilmektedir. Aksi yönde tutum ve davranışla karşılaşan çalışanların, yasaya uygun davranılmasını isteme hakkı bulunmaktadır.

Çalışanların veya çalışan temsilcilerinin, iş yerinde iş sağlığı ve güvenliği için alınan önlemlerin yetersiz olduğu durumlarda veya teftiş sırasında yetkili makama başvurmalarından dolayı hakları kısıtlanamamaktadır.

Çalışan temsilcilerinin, tehlike kaynağının yok edilmesi veya tehlikeden kaynaklanan riskin azaltılması için işverene öneride bulunma ve işverenden gerekli tedbirlerin alınmasını isteme hakkı mevcut olup; görevlerini yürütmeleri nedeniyle, çalışan temsilcilerinin ve destek elemanlarının hakları kısıtlanamamakta ve görevlerini yerine getirebilmeleri için işveren tarafından gerekli imkânlar sağlanmak zorundadır.

İşyerinde yetkili sendika bulunması hâlinde, iş yeri sendika temsilcileri, çalışan temsilcisi olarak görev yapmaktadır.

IV. Çalışanların 6331 Sayılı Kanun Kapsamında Yükümlülükleri

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu uyarınca çalışanların yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu yükümlülükler şu şekildedir:

Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları eğitim ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların sağlık ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemekle yükümlüdür.

Çalışanlar; işveren tarafından verilen eğitim ve talimatlar doğrultusunda iş yerindeki makine, cihaz, araç, gereç, tehlikeli madde, taşıma ekipmanı ve diğer üretim araçlarını kurallara uygun şekilde ve bunların güvenlik donanımlarını doğru olarak kullanmakla, keyfi olarak çıkarmamakla ve değiştirmemekle yükümlüdür.

Çalışanlar; kendilerine sağlanan kişisel koruyucu donanımı doğru kullanmakla ve korumakla yükümlüdür.

Çalışanlar; iş yerindeki makine, cihaz, araç, gereç, tesis ve binalarda sağlık ve güvenlik yönünden ciddi ve yakın bir tehlike ile karşılaştıklarında ve koruma tedbirlerinde bir eksiklik gördüklerinde, işverene veya çalışan temsilcisine derhal haber vermekle yükümlüdür.

Çalışanlar; teftişe yetkili makam tarafından iş yerinde tespit edilen noksanlık ve mevzuata aykırılıkların giderilmesi konusunda, işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmakla yükümlüdür.

Çalışanlar; kendi görev alanında, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmakla yükümlüdür.

(Yazı içeriği, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu m. 3-20'de düzenlenen hususlar dikkate alınarak hazırlanmıştır. Yasanın 3. maddesi tanımları içermekte ve madde 4 ile 20 arasında yer alan ikinci bölümde, işveren ile çalışanların görev, yetki ve yükümlülükleri yer almaktadır.)

title