Haberler

Doğru eş seçimi

Ceyda Terlemez

Ceyda Terlemez

Klinik Psikolog
20.08.2021 11:21

Günümüzde bireyler gerçeğe uygunluğu olmayan şekillerde evliliğe adım atıyorlar. Birey, evlilik kararında karşısındaki kişinin karakterine, yaşam felsefesine ya da beraber hayattan ne beklediklerinden öte karşısındaki kişinin kariyerine, fiziki özelliklerine veya maddi imkanlarına bakarak bu kararı alıyorlar. Ancak unutulan bir nokta ise bireyin maddi durumumun iyi olması, fiziki özelliklerinin iyi olması ya da işinin konumunun iyi olması onun iyi bir insan olacağını hatta iyi bir eş olacağı anlamına gelmez. Evlilik kararı için bu gerçeğe uygun olmayan maddi imkanlar üzerine kurulu olan evlilikler üzerinde bir gelişme gösterilmez. Esas olarak gerçeğe uygun şekilde gerçekleştirilen evlilikler temeli sağlam olduğu için ileriki dönemlerde yaşanılacak sorunları rahatlıkla atlatabilirler.

Bireyin beklentileri evliliğe olan anlamı da belirler. Evliliğe yüklenen anlam yani beklenti düzeylerinin yüksek olması çiftler arasında oluşan problemlerin en önemli sebeplerinden biridir. Karşılıklı olarak beklentilerin karşılanmaması hayal kırıklığına sebep olmaktadır. Evliliği birlikte çıkılan uzun bir yol olarak düşünülmeli ve bu yolda hem iyi hem de kötü zamanların olabileceği bilinmelidir. Evlilik kararının önemli noktası, paylaşım noktasında uyumun olması ve ortak değerlere sahip olunması bu kararı almada büyük ölçüde katkısı mevcuttur.

Yalnız karşı tarafta tam anlamıyla uyumu bulmak oldukça imkansızdır. Bireyler, beklentilerini ve amaçlarının %70 - %80'lik bir durumunu karşılaması ve birbirlerini tanıma anlamında yeterli olduklarını düşünüyorlar ise evlilik kararı alabilirsiniz.

Evlenecek bireylerin iyi bir ebeveyn olabilecekleri de önemlidir. Genellikle her evlilikte çocuk sahibi olma hayalleri mevcuttur.

Bu yüzden hem kadın hem de erkek birbirleri için "çocuğumuza iyi bir model olabilecek mi?" sorusunu iyice kendi içlerinde tartmalıdırlar ve "çocuğum eşime benzesin" diyebiliyorsanız eğer doğru kişiyi bulduğunuz konusunda olumlu düşünebilirsiniz.

Ortak amaçlar ve beklentiler, çiftlerden birinin himayesi altına gireceği anlamına gelmez. Çiftler birbirlerinin özgürlüğünü kısıtlamamalı ve kişiliğini yaşamalarına engel olmamalıdırlar. Çiftler ortak hayatlarına enerjilerini harcamalı ve "biz" olarak ilişkilerinden bahsetmelidirler.

title