Haberler

Kusurum kimliğimdir

Çiğdem Sidar Ceylan

Çiğdem Sidar Ceylan

19.12.2024 11:43

Yanılmıyorsam Nazan Bekiroğlu'nun sözüdür, 'Kusurum kimliğimdir' der. Yıllar önce bir arkadaşım bu söz üzerine yaşadığı küçük bir olayı anlatmış. O sözün ne denli yerinde ve ne denli değerli bir söz olduğunu bütün açıklığıyla somut bir şekilde göstermişti.

Bir yayın kuruluşunda yayın yönetmeni olarak çalışan arkadaşım, o zamanlar haberciliğe ve yazmaya merakı olan genç bir ofis elemanını, zaman buldukça sahada eğitmeye ve iş öğretmeye çalıştığını anlatıyor:

O zamanlar ofis elemanı olarak çalıştırdığımız genci ara ara habere, röportaja gönderiyor onu eğitmeye çalışıyordum. Getirdiği metinleri kontrol ediyor ve onunla beraber düzeltmeye çalışıyorduk. Yazılarını toparlıyor yazım yanlışlarını metin üstünde göstermeye çalışıyordum.

Ne garip ki önüme koyduğu her metinde 'değerli' kelimesini 'deyerli' şeklinde yazıyor ve ben onu uyarıp kelimeyi düzeltiyordum.

Çocuk meraklı, gayretli ve hırsıyla çabamı boş bırakmıyor, günden güne işi öğreniyordu.

O zamanlar politik anlamda gerilimli zamanlardı. Ve birçok haberci gibi ben de kimliği örtük sahte profillerden, email üzerinden pek de önemsemediğim tehditler alıyordum. O profillerden biri ısrarla tehditlerini epey bir zaman sürdürünce, kayıtlara geçsin diye savcılığa suç duyurusunda bulunmak üzere bir dilekçe hazırladım. Dilekçeyi savcılığa vermeden, kim olabileceğiyle ilgili söz konusu mailleri son bir kez okuyunca kim olduğunu buldum.

Bir tek kelime o tehditlerin ve bana sövüp sayanın kimliğini deşifre etmişti. Yanıma çağırdım ve o çirkin maili açıp tekrar aynı kelimeyi düzelttirdim 'deyerli' değil 'değerli' yazacaksın dedim.

Çocuk başta anlamamış gibi yaptıysa da sonra itiraf etmiş, saçma sapan gerekçelere sığınıp özür dilemeye çalışmıştı.

İşte o zaman Nazan Bekiroğlu'nun o değerli sözünü hatırlamış ve çocuğa son tavsiye olarak o sözü vermiş göndermiştim: Unutma kusurun kimliğindir.

Kusurlarımızla barışmasını bilirsek, aslında özgünlüğümüzü, birikicikliğimizi, öznelliğmizi ve temel kimliğimizi oluşturan o küçük detayları daha sevimli zenginliklere dönüştürmesini ve onlarla farklılığımızı besleyebileceğimizi biliriz.

Meltem Şarkışlalı'nın stüdyolarımızda konuk ettiği Medikal Estetik Uzmanı Dr. Muhammet Enes Taşkın'ı ve açıklamalarını izleyip dinleyince aklıma geldi. Güzel(!) olmak kaygısıyla değiştirmedik, dönüştürmedik yanımız kalmadı neredeyse. Ne için? Bize dayatılan ve pazarlanan güzellik ölçüleri için. Herkesi birbirine benzeten, tek tipleştiren kusurlu güzellik için, küçük büyük bütün kusurlarımızdan kurtulalım derken, kusursuz kimliklerimizi harcıyoruz.

Kimse artık ne annesine ne de babasına benziyor. Toplama ve kusurlu güzelliklerle, estetik cerrahlarının kafasındaki ve kataloğundaki, cansız, ruhsuz plastik birer değil, bir kimliksize dönüştük.

Kusurlu güzelliğin değil, kusursuz kimliğinizin değerini bilin.

title