Geleceğime nasıl şekil veririm?

'Geleceği şekillendirmenin en iyi yolu, onu oluşturmaktır' diyor Dr. Joe Dispenza

Hepimiz gelecekte ne olacağımızı merak ediyoruz. Nasıl olacak? Belirsizlik halini sevmiyoruz ve belirsizliğin kötü bir şey olduğunu düşünüyoruz.

Bir fal baktırsak da, o da beni seviyor mu öğrensem diyoruz? Şu iş olacak mı acaba? diye düşünüyoruz. Evlenebilecek miyim? Çocuğum olacak mı acabaları, cinsiyeti ne olacak acabalarına karışıyor. Büyünce ne olacaklar ile devam ediyor.

İşimizi, ailemizi, partnerimizi 1 yıl sonra, 3 yıl sonrayı ya da 10 yıl sonrayı merak ediyoruz.

Nasıl bir ben olacağım? Neler yapıyor olacak, nasıl bir evde oturuyor olacağım?

Hepsi yazarken bana da çok merak uyandırdı doğrusu. Çünkü gelecek kocaman bir belirsizlikten ibaret hak verirsin ki..

Bu aralar zaman üzerine düşünüyorum. Yani geçmiş denen şey yok. Öldü bitti. Gelecek ise hiç var olmadı. Yani henüz. O zaman tek gerçek zaman birimi şu an. Bir tek an. Nefesi alan sen bittin, nefesi veren sen oldun. O da bitince yeniden nefes alan sen oluyorsun.

Öyleyse, şimdi tekrar bakalım gelecek denen belirsizlik olarak görüp gözümüzü korkutan şeyin aslına. Yani henüz olmamış bir şey var ve dün de bitmişti. An var gerçeği ile tekrar düşünecek olursak, yani şu anın içinde kalmak sanatı hayat.

Bir yaşam koçu olarak, en sevdiğim sorulardan biridir. Bilmeyenler için not geçeyim, yaşam koçluğu sorular sorarak, danışana kendi içinde aslında ne yapmak istediğini buldurma yöntemidir.

Soru şu; Eğer korkmasaydın nasıl davranırdın? Eğer kaybetmekten, olmasını istediğin şeyin olmamasından, beklediğinin gelmemesinden, elindekini kaybetmekten, işini kaybetmekten, evlenmekten ya da evlenememekten, çocuğunun olmasından ya da olmamasından korkmasaydın..

Nasıl davranırdın?

Davranışların sana ne hissettirirdi?

Korkmasan ne hissediyor olurdun? Hissettiğin, o korku olmayan his sana nasıl davrandırırdı?

Peki önündeki engel nedir?

Bu engeli sana kim koydu?

O ses annenin, babanın, sen küçük bir çocukken mahallendeki komşu teyzenin, ilkokul öğretmeninin sesi olabilir mi? Ya da kimin sesi?

Sustursan onu kendi iç sesini daha iyi duyabilir misin?

Ve burda Dr. Joe Dispenza yukardaki sözü ile giriyor devreye..

Geleceği şekillendirmek mi istiyorsun? Yani ortada hiç var olmamış bir şeyi sıfırdan yapmaktan bahsediyorum. Madem önünde engel olmadığın konusunda az da olsa fikir birliğine vardık. Öyleyse, hadi oyun hamuruna verdiğin şekil gibi şekil ver geleceğine. Sıfırdan al. Tertemiz bir sayfaya resim yapar gibi. Pırıl pırıl bir tuvale ilk fırça darbesini vurur gibi..

Belki hamuru bile senin yapman gerekecek. Bunun için tek gereken bir cesaret gösterip ilk adımı atman.

Ve bence buna olan inancın.

İnan ve cesaret göster.

Gelecek ellerinde…

Elif Zorcan