Haberler

Yani define dediğin ben miyim?

Elif Zorcan

Elif Zorcan

Yaşam ve Kariyer Koçu Eril&Dişil Denge Eğitmeni
18.04.2021 12:41

İçimde ahh'lar vahh'lar tühh'ler varmış. Yetişemedimler... Benim yüzümdenler. Öyle söylemeseydim öyle olmazdılar.

Nasıl farkettim?

Aslında bundan da önce neden böyle olduğunu anlatmak isterim.

İnsanda bitmez bi suçlama haline meyyal. Her istemediği durumda eğer baskın biri ise (buradaki baskınlık eril enerji baskınlığıdır) kendini suçlamaya varır. Kontrol edemediği her durum, kendi kontrolü dışında yani onun planını alt üst eden her olay karşısında kendini suçlayıp ne olsa istediği gibi olurdu? Ne olduğu için böyle oldu? Ne yapsa tam da onun kendi istediği gibi olurdu? Merkezinde kendi vardır ve bu kendi olma halinden suçluluk duyar. İşte yine kontrolcü olma halinden dolayı içinde neden böyle olduğunun cevaplarını arar.

Bu çok ama çok yorucu bir süreçtir.

Peki aksi davranan insanlar yok mu? Elbette ki var..

Bir de sorumluluk almayan, sorumluluk almaktan kaçınan insanlar var. Bu tip insanlar ise, suçlayacak biri ya da birilerini bulurlar her fırsatta. O böyle dediği için böyle oldu. O böyle yaptığı için sonuç böyle oldu. Eğer o böyle demese böyle olmazdı. Hep onun yüzündendir.

E peki bunun bir ortası yok mudur?

Olmaz olur mu? Bir kere iki halin de insanın kendi içindeki suçluluk duygusundan kaynaklandığını bilmek çok önemli. İki tip insan vardır ve bunlar ya kendini ya başkalarını suçlayan değillerdir. Ya suçu üstlenirler ya da suçu başkasına atarlar ve ikisi de aslında derin bir suçluluk hissetmemek için bunu yaparlar.

Yani evet iki tip insan vardır. Bunlardan biri suçluluk hissetmeyen biri her durumda suçluluk hisseden.

Konunun can alıcı kısmı bu ayrımı fark etmek aslında. Peki farkındalık ne kadarlık bir kısmını kaplıyor? Ben bütün eğitimlerimde de altını çiziyorum. Fark etmek demek, biliç altındaki kodu bilinç düzeyine çıkarmak demek. Define için toprağı kazmak gibi. Toprağın altından çıkarılan hazine ise, artık elinde. Belki bir mücevher ustasına emanet edilip derli toplu hale getirilmesi kalır. Ya da işin ehline bırakması. Birine danışması. Yanisi dostum hazine senin elinde ise onu işlemen çok daha kolaydır.

Farkındalık da bunun gibidir. Sonra hiç işin yok değildir elbet ama arayıp çıkarmaktan hallicedir. Ne kadar özenirsen o kadar güzel temizlenir ennihaye.

Öyleyse fark et sen de kendindeki cevheri. Farket ki, güzelleşsin huyun suyun davranışın. Kendine bakışın. Kendin ile kalışın.

Sonra seni suçlayanların arkasından el sallamak ya da oturup bi çay içmek kalsın geriye. Ya da kendine kızmalarına fatiha okur, nasıl bilirdin diye sorarız, helvasını yerken.

Olay tatlıya bağlanır bi şekilde vesselam:)

Sevgimle

Elif Zorcan

title