Haberler

İş Yerinde Empatik Dinleme: Carl Rogers’ın Teorisinden Stratejiler

Fatma Ece Gödeoğlu

Fatma Ece Gödeoğlu

İletişimci& Psikolog& SinemaTv Uzmanı
22.08.2024 12:21

İş yerindeki çatışmalar, genellikle yanlış anlamalardan, iletişim eksikliklerinden veya kişisel farklılıklardan kaynaklanır. Bu sorunları etkili bir şekilde yönetmek, çalışanlar arasında uyum ve iş birliği sağlamak için empatik dinleme stratejileri büyük önem taşır. Carl Rogers'ın Empatik Dinleme Teorisi, bu bağlamda bize değerli bilgiler sunar. Peki, Rogers'ın teorisini iş yerindeki çatışmaları yönetmede nasıl kullanabiliriz? İşte bu konuda dikkate almanız gereken bazı stratejiler:

Öncelikle, empatik dinlemenin temelinde aktif dinleme yatıyor. Bu, sadece konuşulanları dinlemekle kalmayıp, konuşmacının duygularını ve düşüncelerini gerçekten anlamaya çalışmayı ifade eder. İş yerinde bir çalışan, bir başka çalışanın veya yöneticinin endişelerini dile getirdiğinde, tüm dikkatinizi ona vermelisiniz. Örneğin, bir proje yöneticisi, bir ekip üyesinin iş yükünden şikâyet ettiğini duyduğunda, bu durumu hemen değerlendirmek yerine, çalışanı dikkatlice dinlemeli ve gerçekten ne hissettiğini anlamaya çalışmalıdır.

Duygusal yansıtma da empatik dinlemenin önemli bir parçasıdır. Bu, dinleyicinin konuşmacının hissettiği duyguları anlaması ve bunları geri yansıtması anlamına gelir. İş yerinde, bir çalışan endişelerini dile getirdiğinde, yöneticinin bu duyguları anlaması ve "Bu değişikliklerin seni kaygılandırdığını anlıyorum; endişelerini nasıl giderebiliriz?" şeklinde bir yanıt vermesi duygusal yansıtma örneğidir.

Bir diğer önemli strateji ise geri bildirim ve doğrulamadır. Dinleyici, konuşmacının söylediklerini anladığını ve doğru bir şekilde algıladığını geri bildirmelidir. Bu, yanlış anlamaları önler ve karşılıklı anlayışı geliştirir. Örneğin, bir çalışan bir politikayı eleştirdiğinde, yönetici "Senin söylediğin şunlar şunlar, doğru anladım mı?" şeklinde geri bildirimde bulunarak konuyu netleştirebilir.

Empatik dinleme, problem çözme sürecinde de önemli bir rol oynar. Çatışma sırasında, empati kurarak diğer kişinin bakış açısını anlamak, ortak bir çözüm bulmanıza yardımcı olabilir. Mesela, ekip içindeki bir çatışmada, taraflar birbirlerinin duygusal ve işlevsel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak çözümler geliştirebilir ve ortak bir zemin bulabilirler.

Sonuç olarak, Carl Rogers'ın Empatik Dinleme Teorisi, iş yerindeki çatışmaları yönetmede etkili bir araçtır. Aktif dinleme, duygusal yansıtma, geri bildirim ve empati ile problem çözme stratejileri, iletişimi ve iş birliğini geliştirir. Bu yaklaşımlar, sadece çatışmaları azaltmakla kalmaz, aynı zamanda iş yerinde daha sağlıklı ve üretken bir ortam yaratır. Empatik dinleme, her seviyedeki çalışan ve yönetici için değerli bir beceri olup, iş yerindeki çatışmaları daha etkili bir şekilde yönetmenizi sağlar.

title