Haberler

Bir gezinin notları

Doç. Dr. Fevzi Rençber

Doç. Dr. Fevzi Rençber

Akademisyen / Şırnak Üniversitesi
27.07.2021 12:40

Seyahatnameler veya gezi notları, geçmişi geleceğe bağlayan, geçmişin sırlarını geleceğe aşikâr kılan önemli kültürel değerler olarak karşımıza çıkmaktadır. Batılı seyyahların ilk çağlardan beri doğu dünyasına veya şark olarak isimlendirdikleri coğrafyaya seyahat ettikleri bilenen bir gerçektir. Öyle ki bugün birçok düşünür tarafından batı dünyasında var olan kültürün doğu dünyasından esinlenerek oluştuğu düşüncesi dile getirilmektedir. Doğu dünyası bütün ilmî ve kültürel zenginlikleriyle, efsaneleriyle, hikâyeleriyle ve gizemleriyle batı dünyasının ilgisini sürekli uyanık tutmuştur.

Biz de bir süre önce Romanya Ovidius Üniversitesi ve Romanya Bükreş Üniversitesi ile bir dizi müzakereler ve ortak bazı çalışmalar yapmak üzere Avrupa'ya gittik. Esasında temel hedefimiz Romanya'daki paydaşlarımız tarafından orada yaşayan özellikle Köstence'deki yurttaşlarımız, soydaşlarımız veya din görevlilerinin yükseköğrenim görmeleri için kurulmak istenen İlahiyat Fakültesi'nin ayrıntılarını görüşmekti. Romanyalıların özellikle Sarı Saltuk'tan gelen tarihsel geçmişinden dolayı Türklere sıcak baktıklarını bizlere karşı gösterdikleri mihmandarlık, ilgi ve alakalarından hissettik. Sarı Saltuk'a olan saygı, sevgi ve muhabbetlerinden dolayı yılın belirli vakitlerinde Sarı Saltuk'a ait türbeyi ziyaret ettiklerini öğrendik. Özellikle Türklere karşı olan sıcak ilgilerini bizzat tecrübe etme imkânı bulduk.

Elbette burada bir hafta boyunca yaşadığımız her şeyi anlatmamız pek mümkün değildir. Fakat burada bazı tespitleri yapmamızın şimdi olmasa da gelecekte bilgi değerinin olacağını düşünmekteyim. Romanya yaklaşık yirmi milyon nüfusa sahip bir ülkedir. Özellikle Romanyalı insanların kiliseye veya dini bireysel olarak yaşamaya değer verdiklerini, halkın dindarlık seviyesinin yüksek olduğunu, her mahallede kiliselerin inşa edildiğini, insanların din adamlarına ulaşma noktasında sıkıntılarının olmadığını, kilise ve çevresinin aktif olarak hayatın içinde yer aldığını yaptığımız kilise ziyaretlerinden ve gözlemlerimizden hareketle doğrudan anladık. Kilisenin, insanlara ulaşma noktasında yoğun olarak hayatın merkezine kendisini konumlandırmış durumda olduğunu gördük. Toplamda Hristiyan teolojisinin öğretildiği yirmiye yakın teoloji fakültesinin olduğunu tespit ettik.Burada yaşayan bireylere o coğrafyada İslami teoloji fakültesinin kurulmasının önemini ifade ettik. Özellikle de bu işin Türkiye tarafından yapılmasının gerekliliğini vurguladık.

Şırnak ve Köstence arasında bir diyaloğun, muhabbetin güzel bir gelecek için köprü olacağını anlattık.Romanya devletinin özellikle radikal dini akımlardan kendi insanını koruma talebinin ne kadar önemli bir hamle olduğunu müşahede ettik. Şiddeti tavsiye eden bütün akımlardan muztarip olduklarını dile getirerek Türkiye'de yapılan yüksek din eğitiminin insani yönünün birlikte yaşamaya katkı sağladığını ve bu konunun oradaki meslektaşlarımızın da dikkatini çektiğini söyleyebiliriz.

Romanya'da Hıristiyan teoloji fakültelerinde akademik hayatın içinde yer alan akademik personelin özellikle cumartesi öğleden sonra başlayarak pazar günü öğleden sonraya kadar kendilerine tahsis edilen kiliselerde görev yaptıklarını, bilgi ve birikimlerini halk ile paylaştıklarını müşahede ettik. Bu noktada akademisyenler yazdıklarını ve öğrendiklerini halk ile paylaşma imkanına sahip olmaktadırlar. Diyanet işleri başkanlığı üzerinden diyanet görevlileri vasıtasıyla yapılan bu hizmete akademisyenlerden de destek alınması gerektiğini anladık. İlahiyatçı akademisyenlerin bu bilgi ve birikiminden halkımızın yeterince istifade etmediğini biliyoruz. Yapılacak düzenlemeler ile bu noktada akademisyenlerden destek alınmasının gerekliliğini gördük. İlahiyatçı akademisyenlerimiz hayatın içinde halkın arasında olması gerektiğini tecrübe ettik. Aksi takdirde yazdıklarımız öğrendiklerimiz hayatın içinde yer bulamayacaktır. Akademik birikim toplum ile ve paydaşlar ile paylaşılmalıdır. Bir gezi bir not başlıklı bu yazımızı Romanya'daki Türklerin Türkiye'de yaşayan soydaşlarına gönderdikleri selamı size ileterek bitirmek istiyorum.

Resim: Kral Cami- Köstence

title