Haberler

Bir otel yangınında kül olmak

İzzet Doğan

İzzet Doğan

Emekli İstanbul Hakimi / Adalet Bakanlığı
23.01.2025 01:33

Hepimiz, Bolu Kartalkaya'daki otel yangını haberiyle sarsıldık ve içimiz yandı. Acımız dayanılmaz ve çok büyük. Karne tatili nedeni ile ailece çoluk çocuk otele giden yüzlerce kişi saat 03.00 sularında çıkan yangın nedeniyle, ateş ve dumanın içinde kalmıştı. Otelin her odasında yürekler acısı can pazarı yaşandı.

Kısa bir süre önce ABD'de, Kaliforniya'da, 165 km2 büyüklüğünde bir alanı etkileyen, 12 binden fazla binayı yok eden, 100 binden fazla insanın tahliyesini gerektiren, günler sürmüş büyük yangında sadece 24 kişi öldü, 31 kişi kayboldu. Biz Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki 238 kişinin konakladığı otelde çıkan yangında 79 kişiyi kaybettik. ABD yanarken "ABD kağıttan kaplan, bir yangınla baş edemedi" diyorduk. Ayrıca geçen hafta da sahte alkolden de 28 kişi öldü. Yangın hakkındaki haberlere önce iletişim yasağı konuldu, sonra kaldırıldı. Bir günlük ulusal yas tutuldu. Ulusumuzun başı sağ olsun.

Yangınlar, Depremler, seller, çığ, madencilik, patlamalar, ulaşım gibi toplu can kayıpları "insan yaşamı bu kadar ucuz mu" sözünü anımsatıyor. Hepsinde denetimsizlikten, ihmalden, siyasi ve idari sorumsuzluktan yakınıyoruz. Yaşanan dramlardan ders almıyoruz.

Ayrıca eleştiri ve uyarıla da hiçbir değer vermiyoruz. Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesinin 4. fıkrasında 2012 yılında değişiklik yapılarak "itfaiye birimlerinin görüşü alınır" koşulu kaldırıldığında İTÜ Makine Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç Yangın ve Güvenlik dergisinin 170. sayısında değişiklik ile ilgili şu haklı uyarıyı yapmıştı:

"Çevre Bakanlığının yayımladığı genelge doğrultusunda, yangın projeleri itfaiye elemanlarınca incelenmeyecek ve iskan kontrolleri itfaiye tarafından yapılmayacak. Yangın projelerinin incelemesini ve iskan kontrollerini ilçe belediyeleri yapacak...

Avrupa'da projelerin itfaiye tarafından incelenmediği Türkiye'den başka bir ülke gösterilemez."

Bugün bu yazımda tarihe not düşmek için basında çıkan bazı başlıkları paylaşmak istiyorum:

Ölüm bedava, annesini arayıp helallik aldı, çocukları camdan aşağıya atıyorlardı, Kartalkaya cehennemi, ihbardan 48 saat sonra müdahale, alevler arasından telefon, yanmamak için 12. kattan atladı, Türkiye Bolu'daki yangın felaketine ağlıyor, yürekler parça, 2 bin 200 rakımda can pazarı, 76 kişi hayatını kaybetti, otel yangını değil ihmal öldürdü, ihmalden gelen facia, morg önünde en acı nöbet,

sorumlular adalet önünde hesap verecek, otelde tek düzgün bir şey yok, yangın merdivenleri içerideymiş, düzgün yangın merdiveni yok, yangın tüpleri yok, otel personeli bile bile gelen faciayı anlattı, alevler kapısına dayanınca babasını görüntülü arayıp kararını sordu, yangın faciasında cenaze fırsatçılığı, yananların cenazesini kızarmış piliç tır'ına yüklediler, sadece 65 lira harcansaydı bu gün 76 kişi hala aramızda olacaktı, katlarda yangın tüpleri yoktu, alarm çalışmıyordu, insanlar tatil değil 37 bin liraya kefen satın alışlar, ölüm otelinde kahreden kurtuluş, ölüm otelinde aynı aileden 14 kişi yok oldu, böyle yangın merdivenimi olur, bu ayıp da bize yeter! Dünyaya unuttuğu faciayı hatırlattık!

Otelde yağmurlama sistemi yok. Eğer olsaydı yangınla birlikte sistem anında devreye girecek ve yangın daha başladığı yerde sönecekti.

Yangına dayanıklı olması gereken iç koridor kapıları da standartlara uygun değildi. Olsaydı yangın sadece bir katta yayılmış olacak, kalanların tahliyesi kolaylaşacaktı.

Isıya duyarlı yangın alarmı çalışmadı, otomatik devreye girmedi. Duman sensörlerinin de çalışmadığı, bazı katlarda ise devre dışı bırakıldığı belirlendi. Yangın alarmı ve duman sensörleri çalışmadığı için çoğu kişi yangına uykularında yakalandı. Yangın alarmı ve duman sensörleri çalışmış olsaydı insanlar yangına uyurken yakalanmayacaktı. Alarm ile birlikte kendilerini dışarıya atma şansları olacaktı. Çalışmadığı için çoğu kişi odalarında uyurken yangına yakalanıp can verdi.

Kaçış koridorunun ve yangın merdiveninin içinin kesinlikle ve kesinlikle yanmaz malzemelerle korunur olması lazım. Kaçış noktasına 20 adımda ulaşabilmesi gerekir.

Bana kalırsa adli soruşturma bir yana öncelikle bir-iki bürokratın çıkıp ben "sorumluyum, ihmalim var, görevimden de ayrılıyorum " demesi ve gelecekteki olaylar için örnek olması, etik değerleri paylaşması gerekir.

Sonuçta büyük bir trajedi yaşandı. Her yerde kar varken, karda yürümek, kaymak varken, beyaz bir zamana bürünüp, geleceğe ilişkin umutlar yeşertirken, kıp kızıl ateşin içinde cayır cayır yanmak, bir kara dumanda boğulmak olur şey değil.

Yaralar kabuk tutar ama öyle yaralar vardır ki kanaması yüreğimizde yıllarca sürer.

Başın sağ olsun Türkiye'm, geçmiş olsun Türkiye'm, o ailelerin acılarının paylaşıyorum, kaybettiklerimiz ışıklarda olsun, anılarda yaşasın ve yaralılara sağlık diliyorum.

title