Hayalini Yorganına Göre Uzat

Hepimizin birbirinden farklı ve benzersiz olduğunu düşündüğümüz hayalleri vardır. Gerçekleşeceğiniz sandığımız ya da beklediği hayallerimiz bize enerji verir, hayata bağlanmamızı sağlar, pozitif bir bakış açısı edinmemize yardımcı olur. Kısacası hayallerimizle kendimizi, başka bir insan olarak hisseder ve bununla mutlu oluruz. Peki ya gerçekler? Hayallerin karşısına geçip bir baraj gibi duran gerçekler?

Gerçekler, ah gerçekler…

Beş duyu organımızla algıladığımız her şeyi gerçek olarak niteleyebiliriz. Algı alanımıza giren, varlığını farklı boyutlarda hissettiren her ne varsa bunlar, gerçektir. Gerçekler, katı ve sert varlıklarıyla içinde bulunduğumuz hayatın ta kendisidir. Gerçeklerle boğuşmaya başladığımız, gerçekler bizi yorduğu, gerçekliğe yeni bir alternatif aradığımız zaman hayallere sığınırız. Çünkü gerçekler halden anlamaz, yorar, zorlar ve kimi zaman da aldırmadan üzer. Hayal dünyası, insanın gerçeklerden kaçmak ve mutlu olmak için sığındığı bir limandır. Bu liman, uzak bir gelecekte elde etmek istediğimiz pozisyondur, evlenmek istediğimiz kadındır, kazanmak istediğimiz paradır, yazmak istediğimiz kitaptır. Gerçekler, çoğu zaman yani şartlar oluşmadığında hayallerimize ulaşmamıza izin vermez. O zaman ne yapmalıyız?

Hayalini yorganına göre uzat!

"Hayalini yorganına göre uzat!" cümlesi, ilk bakışta ironikmiş gibi görünebilir. Ki zaten öyledir ancak derin anlamına baktığımız vakit, gerçeklerle nasıl mücadele etmemiz gerektiğini ortaya koyan bir cümle olduğunu da anlarız. Her insan gibi bizim de hayallerimiz vardır, hayallerimizi elde etmek için elimizden ne gelirse yaparız ancak kimi zaman, şartlar hayallerimize ulaşmamıza izin vermez. O zaman yapılması gereken şey, hayallerimizi yorganımıza yani gerçeklere göre uzatmaktır. Durun, sakın bu cümlenin hayal kurmamamız gerektiğini söylemek için kurduğumu düşünmeyin. Hayır! Hayal yaşam enerjisi verir ve daima işletilmesi gereken bir mekanizmadır. Fakat büyük ve şartlar dahilinde gerçekleşmesi muhal olan hayaller için bir ayarlama yapmak, zaruret olarak ön plana çıkar. Eğer gerçekleşmiyorsa ya da gerçekleşme olasılığı yoksa elbette gerçekleri dikkate almalı, hayallerimizi de buna göre kurmalıyız. Üzülmemek, yıkılmamak, yorulmamak, derbeder olmamak için gerçeklerle hayaller arasındaki ilişkiyi ve mesafeyi gözetmek lazım.

Hayal kurmaya devam edelim, gerçekleri ihmal etmeyelim

Başarılı olmak için başkalarının tasarlamadığı hayaller kurmamız gerekiyor. Kurduğumuz hayaller sayesinde bulunduğumuz noktadan başka bir noktaya ulaşabiliriz. Ancak gerçekleri ihmal etmeden kurmalıyız hayallerimizi. Gerçeklikten koparak kurulan her hayal, bir süre sonra nevroz ya da psikozdan mustarip insanlar olmamıza neden olabilir. Gerçekle hayal arasındaki zor duvarı aşmanın yolu hayallerimizi gerçeklere alternatif olarak görmektir.