Haberler

Eğitim Yönteminde 'Ezbersizcilik'

Kübra Sezginer

Kübra Sezginer

Orman Mühendisi-Doğa Eğitmeni
10.12.2023 11:05

Maalesef eğitim sistemimiz ezberci ve yeni fikir üretiminden yoksun klasik ders anlatım yöntemiyle yürütülmektedir. Pek çok öğretmen sadece müfredata bağlı kalarak ve çocuğun uygulama yapmasına olanak tanımadan ders anlatmaktadır. Oysa çocuklar yaparak yaşayarak öğrenme yöntemi ile çok daha akılda kalıcı bir öğrenme elde edebilirler. Belirli standartların dışına çıkabilirsek çocuklar hayal güçlerini kullanabilmeyi ve üretebilmeyi öğreneceklerdir.

Örneğin, proje yapmak bir çocuk için harika bir öğrenme fırsatıdır. Projede karşılaşacağı problemlerle başa çıkabilme, kriz yönetimi, işbirlikçi yaklaşım, grup çalışması, gruba liderlik etme, yardımlaşma gibi pek çok kazanım bu tarz uygulamalı eğitimlerde elde edilebilecektir. Fakat öğretmenlerin müdahaleci yapısı, hataya verdiği tepki, merakı geliştirmemesi, keşfi sınırlandırması, sorularını yeterli düzeyde cevaplandıramaması gibi etkenler sebebiyle çocukların gelişimi desteklenememekte ve özgüvenleri de bundan olumsuz etkilenmektedir.

Bir orman mühendisi ve doğa eğitimcisi olarak verdiğim bütün eğitimlerde çocukları sadece yönlendiren bir etmen olmayı tercih ediyorum. Özellikle yapılandırılmamış alanlarda çocukları serbest bıraktığınızda zaten sizin onlara müdahalenize ihtiyaçları olmadıklarını gözlemleyebiliyorsunuz. Çünkü çocuklar içgüdüsel olarak kendilerinde zaten var olan merak duygusuyla doğayı keşfederken pek çok veri ile karşılaşıyor, bu verileri anlamlı bir bütün haline getiriyor ve sonrasında size çıktı olarak sunmayı da ihmal etmiyorlar.

Çocuklar doğada aktivite yaparken herhangi bir problemle karşılaştıklarında, eğer biz öğretmenler sabırlı bir şekilde müdahale etmeden bekleyebilirsek, onlar problemin çözülebilmesi için oldukça kararlı bir şekilde ellerinden geleni yapıyorlar. Yaptığım binlerce uygulamada bu durumu oldukça fazla gözlemledim. Eğer sorunu gerçekten çözemiyorlarsa işte o zaman sizden destek almaya geliyorlar. Bu nokta da müdahale yönteminin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Direkt müdahaleden ziyade çocuğa problemle alakalı sorular sorarak onu çözüme kendisinin ulaşmasını sağlamak en doğru yöntemdir diye düşünüyorum. Böylece çocuk hem problemi çözememesinin sebeplerini hem de nasıl çözebildiğini kendi algoritmik becerisiyle gözlemlediğinde bu bilgi onun için artık kalıcı bir bilgi haline gelmektedir. Kısacası eğitimciler olarak bizler çocukların kendi öğrenme becerilerine göre bir yöntemle ve onların yaparak yaşayarak öğrenmelerine olanak tanıyarak eğitim verebilirsek o zaman gerçekten verdiğimiz eğitimin kalıcı bir anlamı olacaktır.

title