Haberler

Absürt ama masum değiliz

Muhammed Furkan Güneş

Muhammed Furkan Güneş

05.03.2024 02:29

Adam her markette yaşanabilecek bir hatayla karşılaştığında, kasiyere çıkışıp kasiyerin inancından ötürü taktığı başörtüsüne alerjisi var ki "Başımıza ne geldiyse bu kapalılardan geldi zaten yeter" demekle başlıyor.

Ardından tartışmaya destek kuvvet olarak oğlunu arayıp çağırıyor, oğlu Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı. Adamın oğlu, tartışmanın boyutunu arttırınca çağrılan polis tartışmaya müdahil olup tarafları sakinleştirmeye çalışıyor.

Halkı eğitmekle sorumlu kurumun müdür yardımcısı, tarafları sakinleştirmeye çalışan polisleri de tehdit etmekten geri durmayıp "Kimi aldığınıza dikkat edin, yoksa hepinizi Hakkâri'ye sürdürürüm" diyor.

Adamın, basit ve kolayca düzeltilebilecek bir hataya tahammülsüzlüğünü mü desem, bir insanı inancı gereği giyinme biçiminden ötürü aşağılaması ve başına gelen her şeyin sorumlusu görmesini mi eleştirsem?

Onu da geçtim farklılıklara kendini kapatan, hoşgörüyü tek tipçiliğe kapatan bir insanın, başını örten bir insanı, distopik bilimkurgu filmlerinden fırlamış gibi "kapalılar" diye adlandırmasına mı dikkat çeksem?

İşi adının üstünde bayrak gibi dalgalanan Halk Eğitim Kurumu idarecisinin, halka ve akabinde polise, tehdit ve kaba davranışıyla halktan önce kendini eğitme ihtiyacında olan bir şahsın "kimi aldığınıza dikkat edin" deme gücünü ve görevini yapan polisi Hakkari'ye sürme tehdit bonusunu kimin verdiğini merak ediyorum.

Hepsini geçtim, Hakkari'nin suçu ne? Her tehdit ve sürgün listesinin başında yer alıyor. Orada doğup yaşayan Hakkârililerin günahı ne?

Olayı tersten düşünürsek, tartışmanın Hakkari'de yaşandığını ve söz konusu kişinin, polisi seni Zonguldak'ın Kozlu ilçesine sürdürürüm, dediğini varsayarsak, hadi kabul edin garipsersiniz değil mi?

Olaya neresinden bakarsanız bakın absürt bir hadise. Küçük ama her detayında saçmalık var. Masum mu, değil elbette.

Aslında bilinçaltımızdaki çöplükten sızmış, kokuşmuş küçük bir gaz sızıntısı gibi.

O çöplükte neler yok ki. Vatanın bir kısmını ya da bölgesini ceza alanı gibi görmek bölücülük değil de nedir?

Toplumda inanç özgürlüğünün gereği inandığı gibi giyinmeye çalışan insanlara duyulan hoşgörüsüzlük ve düşmanlık, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek suçu değil de nedir?

Kimi aldığınıza dikkat edin sizi Hakkari'ye sürdürürüm, demek taşıdığı ünvanı ve görevini kötüye kullanmak değil mi?

Soruşturmayı yürüten Kozlu İlçe Jandarma Komutanlığında kasiyerden, şeker hastasıyım bir anda sinirlendim deyip özür dileyince kasiyer şikayetçi olmaktan vazgeçmiş, ardından "polise görevini yaptırmamak için direnmek" ve "kamu görevlisine hakaret" iddiasıyla adliyeye sevk edilen O.D, savcılık ifadesinin ardından salıverilmiş.

Bu arada şeker hastalarının cezai ehliyeti yok da bizim mi haberimiz yok?

title