Asgari Ücret Azami Etki

Doğrudan 7 milyon, ailelerini de dahil ederseniz dolaylı olarak en az 20 milyon insan nefesini tutmuş beklerken, ikinci kez toplanan Asgari Ücret Komisyonu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde gerçekleştirildi.

İlki 11 Aralık'ta yapılan toplantıların ikincisinden de sonuç çıkmadı. Sonucun çıkmasına itirazım yok ama 1 milyon 300 bine yakın üyesiyle en büyük işçi konfederasyonu olan ve komisyonda işçileri temsilen bulunan Türk-İş'in toplantı sonrası yaptığı açıklama garip geldi.

Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar yaptığı açıklamada "Rakam telaffuz edilmedi, şu anda bir sonuç yok" deyince insan sormadan edemiyor:

İkidir toplanıyorsunuz, millet eli bağrında nefesini tutmuş beklerken, rakam telaffuz edilmediyse nedir telaffuz edilen?

Klişe ifadesiyle, umut işkenceyi uzatır derler ya. Daha kaç toplantı uzayacak bu işkence? En azından ikinci toplantıdan sonra, biz şu kadar istedik, onlar bu kadar verdi, diye bir açıklama yapılması beklenir.

Sonuç beklenmese de en azından üstüne pazarlık yapılan rakamlar söylenebilir.

Rakam telaffuz edilmedi diyen Türk-İş verilerine göre açlık sınırı 14 bin 25 olmuş, yoksulluk sınırı ise 45 bin 686 lira, bekar bir çalışanın yaşama maliyeti ise 18 bin 239 lira.

Hal böyle iken ortaya çıkacak sonuç bizi açlığa mı yoksa yoksulluğa mı daha da kötüsü işsizliğe mi dahil edecek?

Elbette ki asgari ücrete yapılacak yüksek oranda bir zam işverenin sırtına altından kalkamayacağı maliyetler yüklerse, bu durum işvereni, kepenk kapatma ve işçileri kapıya koyma yoluna itebilir. Ya da kayıt dışı çalışma oranı artar devlet ve millet olarak vergi kaybına uğrarız.

Ayrıca defalarca tecrübe ettiğimiz üzere her zammın ardından azgınlaşan bir enflasyon canavarımız var. Cebimize 5 bin lira fazla girmeden, o paranın cebimize gireceği haberi bile enflasyonla cebimizden 7 bin lira eksiltir.

Onun için Asgari Ücret Komisyonundan çıkacak sonuç hepimizi ilgilendirir. Sadece asgari ücretle çalışanları, işvereni ve de hükümeti değil. Tüm milleti ilgilendirir.

Adı her ne kadar asgari ücret de olsa azami etkisiyle yadsınamaz bir konudur.

Asgari ücrete yapılacak makul ölçüdeki zam nedir diye sorsanız ben de rakam telaffuz edemem belki ama şunu söyleyebilirim:

Her ne kadar zam yaparsanız yapın işverenin yükünü azaltmanın da bir yolu var. Yapılacak zammın yeterince azmış olan enflasyonu daha da azdırmaması için de bir yol bulunur. Yeter ki günü kurtarmanın derdiyle ya da oy kaygısıyla popülist hamlelerden uzak duralım.

Bizi açlığa, yoksulluğa ve de işsizliğe mahkum etmeyecek bir sonuç diliyorum.