Haberler

Canavarı kudurtmayın

Muhammed Furkan Güneş

Muhammed Furkan Güneş

22.12.2024 03:08

7 milyon asgari ücretli ve 16 milyona yakın emekli nefesini tutmuş bekliyor. Önümüzdeki hafta netleşmesi beklenen asgari ücrete yapılacak zam, diğer taraftan emekli maaşlarına yapılacak zammı da belirleyici bir unsur.

Önümüzdeki hafta, asgari ücretlilerin kaderini, sonraki hafta da emeklilerinkini belirleyecekler. Yani doğrudan 23 milyonun ve dolaylı olarak da 85 milyonun cebine ne gireceğini ve ne çıkacağını tayin edecekler.

İşçi, işveren ve hükümetten 5'er kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 4. Toplantısını Salı ya da Çarşamba günü yapması bekleniyor. Şimdiye kadar maaşa ilişkin rakam zikreden tek taraf işçilerin temsilcisi TÜRK-İŞ oldu ki pazarlığı yüksekten açmış görünüyor. Temelde bu rakam asgari ücretliyi 70 bin 835 lira olan yoksulluk sınırına yaklaştırmasa da, şu anda 17 bin lira olan maaşla açlık sınırının yani 20 bin 478 liranın üstüne çıkaracak.

Ama o da mevcut enflasyonla kaç ay, açlık sınırının üstünde kalır malumunuz. Yüzde 35 ve 50 arası, olası senaryolara göre belirlenecek yeni asgari ücretin, 22 binden az ve 25 binden fazla olmayacağı öngörülüyor.

Diğer taraftan ekonominin çeşitli faktörleri, bakkalından marketine, müteahhidinden küçük büyük her bir üreticisine bütün esnaf ve tüccar, asgari ücrete yapılacak artıştan payını almak için, sattığı ürüne zam yapmak için tetikte bekliyor. Bu bekleyiş ve akabinde sergilenecek tavır enflasyon canavarını ne kadar yemleyecek hep beraber göreceğiz.

Yani çok da umutlanmayın derim. Farklı bir para politikasıyla desteklenmedikçe, ücretlere yapılacak artışlar, nominal olarak alacağınızı arttırmış gösterse de olası enflasyonla, alacağınız ücretin reel değerini düşürecektir. Ve belki de bir kaç ay sonra 17 bin liralık alım gücünüze, 25 bin lirayla bile sahip olamayacaksınız.

Başta da dediğim gibi asgari ücret ya da emekli maaşlarına yapılacak zamlar sadece 23 milyonu değil 85 milyonu ilgilendiriyor.

Toplum ekonomisine dolaylı etkileri bir yana, asgari ücret, devlet destekleri, sigorta primleri ve sosyal yardımların miktarını belirleyici bir rakamdır.

Haliyle, vatandaştan kimisinin iddia ettiği gibi, nasıl olsa kendi ödemeyecek, işveren ödeyecek, deyip devletin bol keseden bir rakam belirleyeceğini düşünmesin. Evet, asgari ücreti işveren verse dahi; kıdem tazminatı, işsizlik maaşı, bedelli askerlik, Genel Sağlık Sigortası primi, 65 yaş aylığı, engelli aylığı, evde bakım ücreti, isteğe bağlı sigorta primi, BAĞ-KUR primi, BES kesintisi, evde çalışanların primleri, çeşitli borçlanmalar ve benzeri, devletin ödemek ya da almakla yükümlü olduğu birçok ücret de değişecek. Yani bir yandan devletin bir yandan da vatandaşın altına gireceği yükü arttıracak.

İşverene gelince zaten eli yüreğinde bekliyor. Bugün ki koşullarda asgari ücretli çalışan 17 bin lira alsa dahi, her bir çalışanın işverene maliyeti 24 bin 503 lira.

Haliyle asgari ücrete yapılacak zammın, gerçekçi değil de romantik bir tavırla belirlenmesi, kimi işyerlerinin kepenk kapatmasına, kimilerinin de çalışanı, sosyal güvencesiz, kayıt dışı alana kaydırmasına ya da işten çıkarmasına yol açabileceği unutulmamalıdır.

Haliyle belirlenecek zammın yukarda sayılı ekonomik faktörleri ürkütüp yoldan çıkarmaması için ince ve dikkatli bir hesapla, artık uyanmış enflasyon canavarını daha da kudurtmaması gerekir.

title