Dijital medyada hak gaspı

Hızla gelişen teknoloji çağı, gün geçtikçe yeniliklerle karşımıza çıkmaktadır...

Teknoloji çağının her alanda baş döndüren yenilik ve gelişiminde hiç kuşkusuz ki, medya da nasibini almaktadır...

Yazılı, görsel ve İşitsel medyanın yanında, teknolojik çağ ile beraber dijital medyada hayatımıza girmiş oldu...

Malumunuz 90'lı yılların başında özel tv'ler ile tanışmış ve sancılı bir süreci beraberinde yaşamıştık. O dönem kontrolsüz bir şekilde her şehirde fazlaca tv kanalları açılmış ve oluşan keşmekeşlik sorunlar yumağı olarak karşımıza çıkmıştı...

Bu süreç RTÜK kavramının gelişmesi ve kanunlar ile bir dizayn gelene kadar sürmüştü, artık lisans ve frekans mecburiyeti hasıl olmuş ve tv'ler bir kontrol mekanizmasına tabi tutulmuştur...

İşte bu günde aynı sancılı süreç dijital medya içinde geçerli olmuş hale gelmiş ve dijital medyada kontrolsüz bir yapı oluşmuştur...

Her geçen gün mantar gibi türeyen yeni haber portalları liyakatsız ve farklı mesleklere mensup insanların kontrolünde, önü alınmayacak karanlık mecralara yelken açmaktadır...

Bütün bu süreç dijital medya ile ilgili yasal düzenlemelerin olmayışından kaynaklanmakta ve yeni kalemşörler türemektedir. Maalesef gelinen nokta kaygı verici olmuştur...

Yaşananlar ve dijital medyada oluşan kirli yapı, bizlere bir kez daha kanuni düzenlemenin çok ama çok elzem olduğunu göstermiştir...

Yasalarımızda dijital medya ile ilgili bir tanım olmamasından kaynaklı, hem ulusal, hem de yerel manada işlerini hakkıyla yapan dijital medya çalışanlarında hakları maalesef gasp edilmektedir...

Bu gün yerelde 200 veya 300 adet tirajı olan gazetelerde çalışan muhabirlere sarı basın kartı Hakkı tanınırken, üzülerek belirtmeliyim ki, milyonlarca takipçisi olan gerek ulusal haber portalları, gerekse yerel portalların editörleri sarı basın kartı hakkından yararlanmamaktadırlar...

Oluşan hak gaspları sadece sarı basın kartı ile de sınırlı olmadığını da özellikle belirtmek istiyorum. Gerek dijital medyada oluşan bilgi kirliliği ve şantaj haberciliği, gerekse gerçek dijital medya emekçilerinin hakları açısından, dijital medya yasasının bir an önce çıkartılması gerekmektedir...

TİGAD İnternet Gazeteciliği Derneği olarak hazırlamış olduğumuz dijital medya kanunu taslağını TBMM'ne sunarak, bu kanunun bir an önce çıkması için mesai harcamaktayız. Umut ediyoruz ki, bir an önce taleplerimiz karşılık bulacak ve bu yasal düzenleme TBMM'den onay alacaktır...

Son bir söz " Dijital medyada oluşan zafiyetler, yasal düzenleme ile giderilecektir...

Selam ve dua ile...