TÜSİAD: VESAYET ÖZLEMİ VE ÇIKAR HESAPLARI

Okan Geçgel

TÜSİAD, kendisini hala eski Türkiye'nin ayrıcalıklı sözcüsü sanıyor. Yıllarca sermaye gücünü kullanarak siyaseti dizayn etmeye alışmış olan bu yapı, halkın iradesiyle kurulan hükümetlere karşı hadsiz çıkışlar yapmaktan vazgeçmiyor. Bugün de aynı küstah tutumu sergileyerek, hükümete ayar vermeye kalkışıyor.
TÜSİAD'ın yaptığı, ekonomi ve iş dünyası adına fikir beyan etmek değil, düpedüz siyaset mühendisliğidir. Zira bu yapı, patronlar kulübü kisvesi altında sadece kendi çıkarlarını koruma derdindedir. Halkın, yerli ve milli kalkınma hamleleriyle refah seviyesini yükseltmesinden rahatsız olan TÜSİAD, yine bildik tavrını sergileyerek Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını baltalamaya çalışmaktadır. Bu tavır, geçmişten bu yana değişmeyen bir vesayet anlayışının tezahürüdür.
Unutulmamalıdır ki, TÜSİAD'ın en büyük korkusu, güçlü ve bağımsız bir Türkiye'dir. Çünkü yıllarca ithal ekonomi politikalarının taşeronluğunu yaparak bu ülkenin zenginliklerini belirli çevrelere peşkeş çeken TÜSİAD, artık eskisi gibi yönlendirme yapamadığı için rahatsızdır. Türkiye'nin milli projelerle güçlenmesi, dışa bağımlılığını azaltması ve sanayide yerlilik oranını artırması, TÜSİAD'ı ve onun perde arkasındaki destekçilerini telaşlandırmaktadır.
Bu yapı, geçmişte 28 Şubat sürecinde de benzer bir rol oynamış, sermaye gücüyle milli iradeyi boğmaya çalışmıştı. Bugün de aynı kirli zihniyetle hareket ederek, ekonomik kriz tellallığı yapmakta, yatırımcıları tedirgin etmeye çalışmakta ve hükümete parmak sallamaktadır. Ancak TÜSİAD şunu iyi bilmelidir: Türkiye, artık eski Türkiye değildir!
Siyasete burnunu sokmak yerine, ülke ekonomisine nasıl katkı sunacağını düşünmelidir. Çünkü TÜSİAD'ın görevi hükümete ayar vermek değil, iş dünyasının gelişimi için öneriler sunmaktır. Ancak görüyoruz ki TÜSİAD, yerli ve milli projelere destek olmak yerine, yabancı sermayenin çıkarlarını savunmayı tercih etmektedir. Bunun adı ihanet değilse nedir?
Son olarak, TÜSİAD'a bir kez daha hatırlatmak gerekiyor: Türkiye, halkın iradesiyle yönetilmektedir ve hiçbir sermaye gücü bu iradenin üzerinde değildir. Vesayetçi zihniyetinizle ve siyasi hesaplarınızla bu ülkeye zarar vermeye devam ederseniz, tarih sizi bir kez daha milletin karşısında duran bir yapı olarak yazacaktır. Bu millet, sizi ve kirli oyunlarınızı unutmaz!
Kalın Sağlıcakla.