Haberler

Duyguların Yönetimdeki Rolü

Ömer Aydın

Ömer Aydın

Yönetim Danışmanı / Yeni Medya Elektronik Yayıncılık A.Ş.
24.01.2025 06:36

Günlük iş yoğunluğunda, yöneten ve yönetilenler çeşitli duyguların etkisi altında iş hayatını sürdürmektedirler. Bu duygular, eşref saatinde başka, diğer zamanlarda da başka olabilmektedir. İfade etmese de yöneticilerin duyguları kolayca anlaşılabilmektedir.

Aşağıdaki ifadeleri iş hayatında sıkça duyarsınız.

"bugün bizim müdürün heyheyleri üzerinde"

"patron bugün sol tarafından kalkmış"

"sinir küpüne dönmüş"

"yanına yaklaşılacak gibi değil"

"damarına basmışlar"

Duygularını kontrol edip, yöneten ve doğru tepkiler veren, olumlu davranışlar sergileyen yöneticilerin teknik yönleri de gelişmişse, ekip yönetimi ve çalışan bağlılığında örnek olduklarına, şirketin verimliliğini artırdıklarına şahit olmaktayız.

Bir yönetici düşünün; sinirli anlarında bile soğukkanlılığını koruyarak ekibini etkili bir şekilde yöneten, panik anlarında çalışanlarına güven veren ve onlarla güçlü bağlar kurabiliyor. İş dünyasında duygusal zekâ sahibi yöneticiler, sadece ekiplerini değil, işletmenin geleceğini de şekillendirir.

Etkili yönetimde duyguların son derece önemli olduğunu ortaya koyan çeşitli bilimsel çalışmaları okuyoruz. Tüm bu çalışmalar bizlere göstermektedir ki; yöneticilerin duygusal durumları ile işyerinin mutluluğu arasında çok sıkı bir ilişki bulunmaktadır. Mutlu bir yöneticinin yönettiği işletmede mutluluk hakimken, tersi durumda da çalışanların demotive ve mutsuz çalıştığını görmekteyiz.

Bir üretim işletmesinde çalışan başarılı bir bölüm şefini düşünelim. Bölüm çalışanlarının sıkıştıkları anlarda onlarla empati kurarak ve çözüm odaklı yaklaşımlar geliştirerek ekibin moralini yüksek tutmaktadır. Bu tarzı ile, ürünlerin zamanında, istenen kalitede tamamlanmasına ve zor şartlarda da ekipteki bağlılığın artmasına neden olmaktadır.

Bunun için yöneticilerin duygusal yönünü güçlendirmek ve geliştirmek, onu bu alanda bilinçlendirmek işletmenin verimli çalışması, personel ve yönetici mutluluğu açısından faydalı olacaktır.

Duyguların Farkında Olunmalı

Yönetici konumundaki kişi sahip olduğu duyguların farkında olmalıdır. Duygularını fark edip yöneten yönetici bilinçli hareket edecek ve daha doğru kararlar alacaktır. Önemli olan bazı istenmeyen duygulara sahip yöneticilerin, bu duyguları kabullenmemesi ve kendisinde olmadığını düşünerek hareket etmesidir. Duyguları kabullenmek, onlara boyun eğmek anlamına gelmez. Duyguları kabullenip, onları yönetmeyi öğrenmek en doğru hareket olacaktır.

Hem sözlü, hem de beden dili ile duygularını ifade etmek yöneticiler için son derece önemli bir kabiliyettir.

Yöneticiler operasyonel olarak yürüttükleri işlerde gösterdikleri başarıyı, insan ilişkileri ve duygularını yönetmekte gösterememekteler. Yöneticiler, ekip kurabilmeli ve kendisini de ekibin bir parçası olarak görebilmelidirler. Duygularını iyi yönetemeyen yöneticiler, personelin güvenini kazanmakta zorlanmaktadırlar. Bu tür yöneticiler, bazen babacan bir tavır takınırken, bazen otoriter bir kral gibi davranarak tutarsız bir yönetim sergileyebilmekteler.

Yöneticiler de diğer insanlar gibi duygularının etkisinde kalabilir ve duygularını ifade edebilecekleri gibi beden dillerine de yansıtabilirler. Sinirlenen yönetici bunu ifade etmemeye çalışsa da; surat asarak, yüzü sirke satarak ve ters davranışlar sergileyerek bunu ifade edebilir.

Stresli bir toplantı öncesi çay içerken futbol sohbeti yapmak, sinir anlarında dua etmek yöneticilerin duygularını daha iyi yönetmelerine yardımcı olabilir.

Ekibini anlayan, kendisini onların yerine koyan yönetici; ekip ruhunu geliştireceği gibi, ekip içerisindeki motivasyonu da artıracaktır.

Mutluluk, sevinç, öfke, kaygı gibi duyguları insanoğlu daha kolay kabul ederken; korku, utanma, çaresizlik gibi duyguları daha zor kabullenilmektedir.

Sonuç olarak, yöneticilerin duygusal yönetim becerilerini geliştirmeleri, hem çalışan bağlılığını artırır hem de işletmenin verimliliğine doğrudan katkı sağlar. Bu nedenle, duygusal zekâ eğitimleri ve liderlik koçluk programları, danışmanlık desteği alma, yöneticiler için vazgeçilmez bir yatırım olmalıdır. Zira sadece akılla yönetmek yetmeyecek, duygu ve davranışla da ekibe örnek olmak gerekecektir.

title