Gereğini Yapmadan Olmaz: Geleceğe Yatırım
Ömer Aydın
İşletmeler büyük hayallerle kuruluyor ve bir an evvel ciddi paralar kazanma yolculuğuna çıkılıyor. Tabi ki, bu çoğu zaman hedefler gerçekleşse de, bazen bu uğraşlar hayalden öteye geçemiyor veya kısa süreli kazançlar olsa da sürdürülebilir bir ticari başarı yakalanamıyor.
Bir işletmenin kurulduktan sonra sürdürülebilir bir ticari başarıyı yakalayamamasının ve olduğu yerin ötesine geçememesinin en belirgin nedeni; faaliyet yürüttüğü sektördeki bir firmanın yapması gerekenleri yapmamasından ve bahaneler üretmesinde kaynaklanmaktadır.
İşletmeler, ekonomik dalgalanmalar veya ani krizlere karşı daha dayanıklı olabilmek için hazırlıklı olmalı, birikim yapmalı ve kazançlarının bir kısmını bu günlere ve gelecek projelerine ayırmalıdır.
Bir süre önce, 37 yıldır tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir işletmeyi firma sahibi ile birlikte dolaştık. Firmanın tüm bölümlerindeki çalışanlarla sohbet etme imkanım oldu. Bana göre, 37 yıllık bir işletmenin gördüğüm halde olmaması gerekiyordu. Şöyle ki, güzel ürünler üretilip satılmış, belli bir ekonomik büyüklük yakalanmış olmasına rağmen, yönetim organizasyon yapısı buna paralel olarak kurumsallaşamamış, gerekli sistemler kurulup işletmeye alınmamış, insan kaynağına yatırım yapılmadığı için yapılan yatırımlar da yarım kalmış ve ticari yapı da hedeflenenin çok uzağında kalmış durumda. O büyüklükteki işletmenin fabrika görünümünden ziyade, atölye havasında olduğunu ifade edebilirim.
Hangi Alanlara Yatırım Yapılabilir?
Satınalma: Satınalma ve risk yönetimi ile ilgili sağlam bir sistem kuramayan işletmeler çalışırken büyüyememekte ve hatta bazen kar elde ettiklerini düşünerek zarar edebilmekteler. Bunun için işletmelerin satınalma sistemlerine gereken insan kaynağı ve teknolojik yatırımı yapmaları elzemdir.
Depolama ve Lojistik: Kobi düzeyindeki birçok işletme nakdi varlıklarını koruma ile ilgili sistemler kurarken; ayni varlıklarına gereken önemi vermemekte, günümüzde hala düzgün bir depolama sistemine yatırım yapmamaktadır. Mamul, yarı mamul, hammadde, yardımcı malzemeler en uygun fiyatlarla tedarik edilip, stoklarına da anlık olarak ulaşılmalıdır. Geleneksel yöntemlerle tutulan stoklar, günümüzde artık yerini kesinlikle dijital stok takip araçlarına bırakmalıdır.
Planlama: İş yapmaya ayrılan zamanın bir kısmı da planlamaya ayırılmalı ve kervanın yolda dizilmesini beklemeden gerekli hesaplar yapılmalı ve işlerin tüm aşamaları önceden planlanıp, çalışmalar bu plana göre yürütülmelidir. Günümüzde birçok işletme kapasitesini bilmeden çalışmakta ve sonuçta işleri zamanında bitiremeyip, müşterilerine mahcup olmaktadır.
Üretim: Sektörün gereklerine uygun üretim tesisi kurulmalı, verimsiz ve gereğinden yaşlı tesislerle rekabette sıkıntı yaşanacağı unutulmamalıdır. Mal ve hizmet üretiminde, verimli, ekonomik ve katma değeri yüksek üretim yapma yöntemleri bulunmalıdır.
Mali İşler: Küçük işletmelerde muhasebe sisteminin iyi kurgulanması yönetim açısından çok büyük öneme sahiptir. Harcamaları kontrol altına alma ve gelirleri takip edip nakit akışını sağlamak için sistem iyi çalışmalıdır. Bu iyi işlemediği zaman; mali durumu iyi olmasına rağmen devlete ciddi vergi vb. borçlanan işletmelerle karşılaşabiliyoruz.
Ekonomik kriz gibi beklenmedik durumlardan fazla etkilenmemek için kazancın bir kısmını bir kenarda tutmak veya gelir kaynaklarını çeşitlendirmek hayati önem taşır.
İnsan Kaynakları: İnsan kaynağına yapılan yatırım, işletmenin uzun vadede sürdürülebilir başarısı için çok kritiktir. Ekibe yeni personeller eklemek ve mevcut çalışanlara eğitimlerle yeni beceriler kazandırmak, işletmenin verimliliğini artıracaktır.
Ufuk ve vizyon sahibi, hedefleri olan, katma değer üreten personellerle çalışan işletmeler geleceğe emin adımlarla yürüyor.
Her alanda yetkin ve işletmeyi şampiyonlar ligine çıkaracak personeller istihdam etmek, yetiştirmek ve bünyede tutabilmek için gerekli şartları sağlamak şarttır.
Gelecek için mavi ve beyaz yaka personel yetiştirmek sağlam bir yönetim yapısına sahip olmayı sağlar.
Pazarlama ve Satış: Mevcut pazarda doygunluğa ulaşılma ihtimalini düşünerek yeni pazarlara giriş yapmak için kazançlardan fon ayırmak, büyüme ve sürdürülebilirlik için gereklidir. Geleneksel yöntemlerden ziyade, günümüzün pazarlama ve satış tekniklerini ve özellikle de dijital pazarlama enstrümanlarını etkin kullanmak artık gereklilik olarak karşımıza çıkıyor.
Markaya Yatırım: Güçlü bir marka oluşturmak, işletmenin gelecekteki varlığını güvence altına alır. Bu nedenle, pazarlama ve marka bilinirliği için kaynak ayırmak ve çalışmalar gerçekleştirmek önemlidir.
Teknoloji ve Ar-Ge: Teknoloji hızla gelişiyor ve sektörler sürekli olarak değişiyor. Yeniliklere uyum sağlamak için yatırım yapmak, rekabet avantajı kazandırır. Yeni ürün geliştirme, süreç iyileştirme ve verimlilik artırma çalışmaları için kazançların bir kısmı Ar-Ge projelerine ayrılmalıdır.
Kısa vadeli kazançlardan ziyade; geleceğe yönelik stratejik yatırımlara yönlenen işletmeler uzun vadeli başarı elde etmekte, geleceği düşünmeden kazancını bilinçsizce harcayan işletmeler de en küçük bir sarsıntıda yok olmakta veya can çekişerek hayatını devam ettirmektedir. Firma batmasa da; ne işveren, ne de çalışanlar özlük hakları itibari ile beklentilerini elde edememekteler.
Özetle kazandığımızı harcamak veya biriktirmekten ziyade, işimizin geleceğine yatırım yapmayı da yönetsel bir fonksiyon olarak kabul etmeliyiz.