Haberler

Abidin Dino Mardin' de

Tülay Çağlar Kadı

Tülay Çağlar Kadı

Eğitimci - Yazar
29.07.2024 10:36

ABİDİN DİNO MARDİN'DE

"SEÇME YAPITLAR 1930 - 1990"

25 Ekim 2010 - 25 Ekim 2011 Tarihli sergiye dair...

Birçok uygarlığa ev sahipliği yapan farklı kültürleri ve dilleri içinde barındıran tarihin tanığı ya da şahidi Mardin ve Abidin Dino, hiç göremediğim anneannem ve kıymetli dedemin anısına…

Mardin, şehrin kimliğinin dışında görkemli çağların insanlığın kadim gelmiş ve geçmiş olan tüm var oluş köprüsü niteliğindedir.

Kültür ve sanatın buluştuğu nadide şehirlerden biridir… Dersem yerinde konuşmuş olurum!

Sanat aracılığıyla insanın buluştuğu daha nice kayıtların yeryüzünde var olması temennisiyle, bu yazıyı oluşturuyorum.

Dönemin koşullarında yaşanan her neyse zamanla bir sanat eserine dönüşerek, sergi aracılığıyla belki sanatseverle buluştuğunda devreye dinamizm etkisi girmektedir. Büyük dönüşüm dersem, hiç te abartmış sayılmam.

Çağdaş Türk resminin öncülerinden hatta deyim yerindeyse maya niteliğindeki kıymetli sanatçılarımızdan Abidin Dino' nun katkıları, 20. yüzyıla direkt gözleri önüne sererken diğer anlamda aslında tüm evrenin ilgisine insanın muhatap kılınışının aktarımıdır, diyebilirim.

Dilek Sabancı sanat galerisi, farklı medeniyetlerin mirasını üstlenmiş, engin hoşgörü ve herkesi kucaklayan yaklaşım tarzına sahip tarihi yapılar aracılığıyla, günümüzde sadece sanat ve sergilerle insanlara merhaba demek adına kapılarının açıyor.

Nasıl da kıymetli farkında mısınız?

Metruk binaların topluma kazandırılışına sevinen hatta var oluşu benim gibi yeryüzünde kültür ve sanatla anlaşılır bulan her ruh için eminim çok kıymetlidir.

Sabancı vakfı, Sabancı vakfı müze uzmanlarıyla birlikte Mardin kentinin görkemine köklü mimari geçmişine yakışacak şekilde ve Abidin Dino ruhuyla da buluşarak farklı belgelerden derlenerek hazırlanan tarihi bir perspektifle müzeyi yerleştirilen eserlerden bahsetmektedir.

Pek çok farklı din ve kültürleri içinde barındırmasına rağmen Mardin, zamansal ve toplumsal koşullarla hızla değişmek zorunda kalan sosyal ve tarihi yapılara rağmen kendini daha doğrusunu ruhunu hep muhafaza etmiş gibidir… Sanki…

Mardin, aslında Mezopotamya özetidir.

Hap niteliğinde, geçmiş ve geleceği bugün de bir etmek isteyen kültür sanat elçileri için el sanatlarını belgelemek hatta arşiv niteliğindeki kolektif hafıza olan bu sergileri düzenlemek çok kıymetlidir.

Daha nicelerinin temennisi niteliğinde, bu yazımı "haberler.com" okuyucularıyla buluşturmaktayım.

Küçüklüğümden bu yana düşündüğümde, müzeleri benim için ilgi çekici kılan unsurun aslında toplumsal belleği, geçişleri, anları, zamanları ve çağları fotoğraflıyor oluşudur.

Dönemin koşullarında yaşanan her neyse zamanla bir sanat eserine dönüşerek, sergi aracılığıyla belki sanatseverle buluştuğunda devreye dinamizm etkisi girmektedir. Büyük dönüşüm dersem, hiç te abartmış sayılmam.

Abidin Dino ve Sabancı Kent Müzesi içinde yer alan sergiden biraz daha bahsedecek olursa öncelikle bu alanın dönemsel sergilerle yıl boyunca dönüşümlü olarak yer alan sergilerden idi.

Dilek Sabancı sanat oluşumu, farklı sanatçıların dönemsel sergilerine eserlerine yer verilmektedir. Müze içinde kimi zaman farklı eğitim ve faaliyetlerine de olarak tanınmaktadır.

Elbette, şehrin halkına, ziyaretçisine ve ülkemizin sanat severlerine, sanatçıların ruhlarını eserleri aracılığıyla görebilme şansımızı tanımaktadır.

Düşünmek isterseniz… Üstelik… İnsanla sergiler aracılığıyla yeniden buluşmadan önce metruk sayılan, depo niteliğindeki boş odalar günümüzde sanat elçisi niteliğinde sanatseverleri bir araya getirmektedir.

Edebiyat, sinema sanatı, karikatür, seramik heykel alanında eserleri olan en önemlisi idealleri olan, her zaman halktan yana olan ilkelerinden ödün vermeyen onurlu, bedenlenmek suretiyle cevherlerini yeryüzüne kazandırmıştır.

Hoşça kalınız!

title