Kötü Hava Koşullarında İşe Gitmeme ve Yasal Haklar

Umut Elbir

Kış aylarında yoğun kar yağışı, fırtına veya sel gibi olumsuz hava koşulları, çalışanların işe ulaşımını zorlaştırabilir veya imkânsız hale getirebilir. Bu tür durumlarda, çalışanların işe gitmemesi veya geç kalması, iş hukuku açısından çeşitli sonuçlar doğurabilir. Peki, kötü hava koşulları nedeniyle işe gitmeme durumunda, çalışanların yasal hakları ve sorumlulukları nelerdir?
İş Kanunu'nda Zorlayıcı Sebepler ve İşçinin Hakları
4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. maddesi, işçiye belirli durumlarda iş sözleşmesini derhal feshetme hakkı tanımaktadır. Bu maddede, sağlık sebepleri, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve zorlayıcı sebepler olmak üzere üç ana başlık altında işçinin fesih hakkı düzenlenmiştir. Özellikle, "zorlayıcı sebepler" başlığı altında, işçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süreyle işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkması durumunda, işçinin iş sözleşmesini derhal feshedebileceği belirtilmiştir. Ancak, kötü hava koşulları nedeniyle işe gidememe durumu, her zaman "zorlayıcı sebep" olarak kabul edilmeyebilir. Bu tür durumlarda, işçinin işe devamsızlığı, işverenin izni veya resmi makamların aldığı kararlarla meşru hale gelebilir. Aksi takdirde, işveren, işçinin devamsızlığını haksız bulabilir ve bu durum yaptırımlarla, iş sözleşmesinin feshiyle sonuçlanabilir.
İşverenin Yükümlülükleri ve Esnek Çalışma Modelleri
İşverenler, çalışanlarının sağlık ve güvenliğini korumakla yükümlüdür. Bu bağlamda, olumsuz hava koşullarında, çalışanların güvenli bir şekilde işe ulaşmalarını sağlamak veya alternatif çalışma modelleri sunmak, işverenin sorumlulukları arasındadır. Örneğin:
• Uzaktan Çalışma İmkânı: Teknolojik altyapının uygun olduğu işyerlerinde, çalışanlara evden çalışma olanağı tanınabilir.
• Esnek Çalışma Saatleri: Ulaşımın daha güvenli olduğu saatlerde mesai düzenlemesi yapılabilir.
• İdari İzin: Çalışanların güvenliği için ücretli veya ücretsiz izin seçenekleri değerlendirilebilir.
Resmi Makamların Kararları ve Çalışanların Sorumlulukları
Valilik veya belediye gibi yetkili makamlar, olumsuz hava koşulları nedeniyle ulaşımı etkileyen durumlarda, kamu ve özel sektör çalışanları için tatil ilan edebilir. Eğer böyle bir resmi karar alınmışsa, çalışanların işe gitmemesi yasal olarak sorun teşkil etmez. Ancak, resmi bir tatil ilan edilmemişse:
• İşverenle İletişim: Çalışanlar, işe ulaşımda yaşadıkları zorlukları derhal işverenlerine bildirmelidir.
• İş Sözleşmesi ve İç Yönetmelikler: Çalışanlar, iş sözleşmelerinde veya işyerinin iç yönetmeliklerinde bu tür durumlarla ilgili özel düzenlemeler olup olmadığını kontrol etmelidir.
Sonuç ve Öneriler
Kötü hava koşulları nedeniyle işe gidememe durumlarında, işçi ve işverenlerin karşılıklı anlayış ve iletişim içinde olmaları esastır. Çalışanlar:
• İşe gelememe durumlarını en kısa sürede işverenlerine bildirmeli ve işverenin talimatlarına uygun hareket etmelidir.
İşverenler ise:
• Çalışanlarının güvenliğini gözeterek, gerekli önlemleri almalı ve esnek çalışma modellerini değerlendirmelidir.
Unutulmamalıdır ki, her ne kadar İş Kanunu genel çerçeveyi çizse de, her işyeri ve sektörün dinamikleri farklıdır. Bu nedenle, iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri, bu tür durumlar için özel hükümler içerebilir. Tarafların, yasal düzenlemeleri ve sözleşme hükümlerini dikkate alarak hareket etmeleri, olası anlaşmazlıkların önüne geçecektir.
Sonuç olarak, olumsuz hava koşullarında çalışanların güvenliği birinci öncelik olmalıdır. Bu tür durumlarda, işçi ve işverenlerin yasal hak ve sorumluluklarını bilerek hareket etmeleri, hem iş barışını koruyacak hem de hukuki sorunların önüne geçecektir.
Umut Elbir
İstanbul Bilgi Üniversitesi
Mülkiyet Koruma ve Güvenlik Bölüm Başkanı
A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı